Nihayet Paris’ten Bakû’ya geldi.
Biri erkeklere, biri kızlara,
İki mektep yapmak için mimara
Emirler vererek işe başladı.
(İstikbal Beşiği) mektebin adı.
Bir yanda inşaat devam ederken,
(Ay Hanım) meşhur bir ilim ehlinden
İslâm’ın ruhunu dahi öğrenmek
İçin çalışırdı, Garb'e yeltenmek
Ona kâfi gibi görünmüyordu:
"Şarkı da tanımak lazım" diyordu.
Diyordu: "Halk bahçe, biz bahçıvanız;
Ağaçlar gençleşmez aşıdan yalnız;
Evvelâ ağacı budamak gerek,
Aşıyı sonradan ulamak gerek."
Bunun- cin her sabah evde kalırdı;
Sa'deddin Molla'dan dersler alırdı.
Bir akşam Ay Hanım ata binerek,
İstedi kırlarda biraz gezinmek.
Yanında tüccardan Bahadır Ağa,
Şehirden çıkınca saptılar sağa;
Ovada Cennet'ten bir eser vardı:
Bahardı, her yanda çiçekler vardı;
Esrarlı bir hüzün, dalgın bir neşat,
Gençlik, şiir, nağme, renk, koku, hayat... 40