ABDÜLHAK HÂMİT TARHAN

(ŞİİR PARKI) #1

Medhinde şâirâne ilhâmlar gerektir
Tâ'rifi yerde bitmez arşa çıkan kibârın.


Türk Dili Dil ve Edebiyat Dergisi
Mayıs 1953, S: 20, S. 510-512


Merkad: kabir, mezar
Dehr: dünya
Nâm-ı beka-nisâr: hiç unutulmayacak
ve her tarafta bilinen adın
Şayeste: lâyık
Necîb: soylu
Emsâr: büyük topraklar, karalar
Ebhâr: denizler
Şevket: ulu, yüce
Misl-i küsûf: güneş tutulması gibi
Câ: uygun
İğbirar: kırgınlık
Nîze: mızrak
Peyveste: ulaşmış, varmış
Ka’r: derinlik
Hak-nüma: Tanrıyı gösteren
Menar: minare
Ebvab: kapılar
Arş-ı Rahmet: Tanrı katında bağışlanmalar
Nigâr: sevgili
Sermediyyet: ebedilik, sonsuzluk
Derâguş: kucaklama, sarma
Sipâr: feda eden, veren


NÂKÂFİ


Nasıl şerheyleyim ben derdimi, icâd nâkâfi,
Dua nâkıs, tazarru bi-eser, feryâd nâkâfi
Melekler, burclar ger kılsalar imdâd, nâkâfi,
Gamım levh-i semâya eylesem inşâd, nâkâfi!

Free download pdf