i teş
كَ
ِ
ئ
ٓ
ٰ
ول
ُ
ا
onlar dır
ُ
م
ُ
ھ
Mü’minler
َ
ون
ُ
ن
ِ
م
ْ
ؤ
ُ
م
ْ
لا
gerçek
�
اـق
َ
ح
İşt e gerçek Mü’minler onlardır. (9: 101 )
نَ و
ُ
ر
ِ
افكَ
ْ
ال
َ
و
kâfirler
ُ
م
ُ
ھ
َ
ون
ُ
م
ِ
ال
َّ
الظ
zalimlerin ta kendileridir
Kâfirler, zalimlerin ta kendileridir. 2:( 254)
İşte onlar
َ
كِئ
ٰ
ؤل
ُ
ا
ى
ً
د
ُ
ھى
ٰ
عَل
ْ
م
ِ
ھ
ِ
ّ
ب
َ
ر
ْ
كَ نمِ
ِ
ئ
ٰ
ؤل
ُ
ا
َ
و
Bir hidayet
üzeredirler
Rablerinden
Ve işte
onlar
ون
ُ
حلِ
ْ
ف
ُ
م
ْ
ل
ُ
مھُ
Kurtuluşa Onlardır
erenler
İşte onlar, Rablerinden bi r hidayet üzeredirler
ve işte onlar, ardır onl kurtuluşa erenler. 2:5)(
Dikkat edin, şeytanın taraftarları kesinlikle
hüsrana uğrayanlardır. (9: 101)
şeytanın
taraftarları
َ
لا
َ
أ
َ
ون
ُ
ر
ِ
سا
َ
خ
ْ
ال
ُ
م
ُ
ھ
kesinlikle
َّ
ن
ِ
إ
ِ
ان
َ
ط
ْ
ی َّش ال
َ
ب
ْ
ز
ِ
ح
dikkat
edin
hüsrana
uğrayanlardır
ْ
ن
َ
م
َ
و
kim dedi ki
başka
َ
ا ل
َ
ق
ُ
ط
َ
ن
ْ
ق
َ
ی
ونَ
ُّ
ال
ٓ
ض َّ ال
s apıklığa
düşenlerden
Rabbinin
rahmetinden
ِ
ة
َ
م
ْ
ح
َ
ر
ْ
ن
ِ
م
ِ
ھ
ِ
ّ
ب
َ
ر
َّ
لاِا
umudunu
keser
Dedi ki: “Sapıklığa düşenlerden başka
Rabbinin rahmetinden kim umudunu keser? (15:56)
ن َّ ِا
Allah ş üphesiz
َ
ﷲ
ُّ
ب
ِ
ح
ُ
ی
sever
َ
ینِنسِ حْ
ُ
م
ْ
لا
iyilik
yapanları
Şüphesiz Allah, iyilik yapanları sever. 5:( 13)