- Ünite - Uluslararası Menkul Kıymet Yatırımları 173
ULUSLARARASI FİNANSAL PİYASALARDA DERECELENDİRME
UYGULAMASI VE ÖNEMİ
Mali piyasalarda karar almaya temel oluşturacak bilginin, piyasa taraflarına her zaman eşit
şekilde ulaşa maması piyasaların işleyişini aksatmaktadır. Asimet rik bilgi, piyasaların et-
kinliğini azaltmakta ve çeşitli sorunlara yol açabilmektedir. Bu noktada, yatırımcılar, “ya-
tırım yapılacak menkul kıymeti seçme”, “yatırımlarında al-sat-elde tut kararlarını verme”
ve “yatırımlarının risk seviyeleri hakkında bilgi sahibi olma” gibi yatırımla ilgili konularda
asitmetrik bilginin oluşturacağı riskleri en aza indirmeyi hedeflerler. Bireysel yatırımcıla-
rın bu konudaki bilgi gereksinimleri kendi yatırımları ile ilgiliyken kurumsal yatırımcı-
ların bilgi gereksinimleri ise yatırımcılarının fonlarından oluşan ve inançlı mülkiyet esa-
sına göre yönettikleri portföylerle ilgilidir. Dolayısıyla gerek bireysel gerekse kurumsal
yatırımcılar, piyasadaki asimetrik bilgilerle ilgili riskleri en aza indirmek için fiyat, işlem
hacmi ve derecelendirme notu gibi başlıca göstergeleri dikkatle değerlendirmelidirler.
Bu değerlendirmeler, yatırım kararlarını verirken kendilerine yol gösterici nitelikte olup
piyasadaki sistematik riskler nedeniyle kusursuz bir karar vermelerine yardımcı olama-
maktadır. Bölümüzün bu kısmında öncelikle fiyat ve işlem hacmi bilgisinin öneminden
bahsedilecek, ardından derecelendirme notu ile ilgili başlıca bilgilere yer verilecektir.
Piyasadaki risk unsurlarının çeşitliliği ve bazı risk unsurlarına müdahale edebilme olanağı-
nın sınırlı ya da imkansız olması nedeniyle bir otoritenin yapacağı risk analizleri dahi ku-
sursuz değildir.
Fiyat – İşlem Hacmi Bilgisinin Önemi
Piyasalarda etkinlik seviyesi arttıkça asimetrik bilginin etkilerinin ortadan kalktığı bilin-
mektedir. Bilindiği üzere bir piyasanın etkinlik seviyesi dört alt seviyede açıklanmaktadır.
Birinci seviye “hiçbir etkinlik seviyesinin olmadığı seviyedir.” Bu seviyede asimetrik bil-
ginin etkileri yatırımcılar için en yüksek seviyede olmaktadır. İkinci seviye “zayıf formda
etkinliktir.” Bu seviyede, finansal varlığın geçmişe ait tüm bilgilerinin hızla finansal var-
lığın fiyatına yansıması söz konusudur. Üçüncü seviye, “yarı-güçlü formda etkinliktir. Bu
seviyede, finansal varlığın geçmişe ait tüm bilgileri ile birlikte kamuya açıklanmış mevcut
tüm bilgilerin finansal varlığın fiyatına yansıması söz konusudur. Dördüncü seviye ise
“güçlü formda etkinliktir.” Bu seviyede ise finansal varlığın geçmişe ait tüm bilgilerinin,
kamuya açıklanmış mevcut tüm bilgilerin ve firma içi (özel) bilgilerin finansal varlığın
fiyatına yansıması söz konusudur.
Dünya genelinde hiçbir sermaye piyasasının güçlü formda etkinliğe ulaşamadığı bir-
çok araştırma ile ortaya konulmuştur. Hatta yarı-güçlü formda etkinliğin dahi ancak ge-
lişmiş sermaye piyasalarında sürekli olmayan nitelikte tespit edilmesi birçok bilimsel araş-
tırma ile ortaya konulmuştur. Dolayısıyla sermaye piyasalarının büyük bölümünün “zayıf
formda etkinlikte” olduğu ya da “hiçbir etkinlik seviyesinde” olmadığı görülmektedir. Bu
nedenle yatırımcılar, yatırım kararlarını verirken asimetrik bilginin yoğun olarak etkisi
altındadır.
Bu yapıdaki küresel piyasa ortamında, yatırımcıların çeşitli tahmin modellerini veya
piyasa tecrübelerini kullanarak asimetrik bilginin etkilerinden yatırımlarını koruma gay-
retlerinin olması doğal bir sonuçtur. Çünkü yatırımcılar, piyasa etkinliğinin olmadığı ya
da zayıf olduğu piyasa koşullarında, menkul kıymetlerle ilgili değişkenleri temel analiz
İnançlı Mülkiyet Esası:
Tasarruf sahiplerinin fonla ilgili
muameleleri yapma yetkisini
kurucuya fon içtüzüğü vasıtasıyla
devretmesi ve kurucunun, fonu bu
sözleşme (içtüzük) çerçevesinde
ve tasarruf sahiplerinin haklarını
koruyarak yönetmek/yönettirmek
zorunda olmasıdır.
Etkin Piyasa Hipotezi: Finansal
piyasaların bilgi açısından etkin
çalıştığını, bu yüzden menkul
kıymet fiyatlarının mevcut olan
bütün bilgiyi yansıttığını ve
yeni bilgiye mümkün olan en
yüksek hızla tepki verdiğini,
böyle bir piyasa ortamında hiçbir
yatırımcının ortalamanın üzerinde
getiri elde edemeyeceğini
savunan hipotezdir.
Temel Analiz: Menkul kıymet
fiyatlarının gerçek değerlerini
belirlemek için o menkul kıymetin
piyasa fiyatını etkileyen faktörlerin
neler olduğunu belirlemeye
çalışan bir analiz tekniğidir.
Teknik Analiz: Menkul
kıymetlerin gelecekteki fiyat
hareketlerinin ve eğilimlerinin
öngörüsünü yapmak için
piyasanın geçmiş veya mevcut
fiyat ve hacim bilgilerine
odaklanan bir analiz tekniğidir.