62 Menkul Kıymet Yatırımları
Yaşamın İçinden
2017`DE PİYASALARI NELER BEKLİYOR?
UZMANPARA
Piyasaları 2017’de neler bekliyor? Uzmanlar UZMANPARA
için değerlendirdi...
“2017 küresel anlamda da risklerin ve belirsizliklerin bir
arada olduğu bir yıl olarak değerlendirilecektir. Trump’ın
20 Ocak’ta başkanlık koltuğuna oturmasının ardından,
ABD’deki ekonomik gelişmelere bağlı olarak piyasa Fed’e
ilişkin yeni fiyatlama davranışları içine girebilir. Bu kapsam-
da da 3 faiz artırımı beklentisi canlı kaldığı sürece gelişen
piyasalar üzerinde biraz baskı görmemiz mümkün olabilir.
Avrupa’nın sorunları da piyasaları bayağı uzun süre meşgul
edecek görünüyor. Önümüzdeki dönemde Avrupa’dan; yaşa-
nacak mikro ve makro gelişmelere bağlı olarak önemli mev-
duat veya yatırım çıkışı görebiliriz. Böylesine bir durum EUR
varlıkları üzerinde ciddi satış baskısı yaratacaktır. En başta
Avrupa tahvilleri; başta İtalya, İspanya ve Portekiz olmak
üzere önemli bir tahvil satışı söz konusu olacaktır.
‘İLK ÇEYREKTE DOLAR...’
Biz ilk çeyrekte dolar kurunun 3,60 seviyesinin test edilmesi-
ni bekleriz. 2016’da USD karşısında %18 değer kaybeden TL,
Fed ve Trump etkisiyle 2017 yılında da diğer gelişen ülkeler-
le beraber zayıflama eğilimini sürdürebilir. Yılın ilk yarısına
ilişkin dışsal riskler; Fed ve Trump olarak özetlenebilecek-
ken, içsel kırılganlık yaratan para ve mali politika belirsizli-
ği, siyasal belirsizlikler ve jeopolitik riskler TL’nin olumsuz
reaksiyon verme aralığını da genişletmektedir. 20 Ocak ve
27 Ocak kritik tarihler; 20’sinde Trump Başkanlık koltuğunu
oturuyor ve ertesi gününün bir risk fiyatlaması olması duru-
mu ortaya çıkabilir. 27’sinde Fitch’in Türkiye değerlendirmesi
var IG seviyesinde olan notumuzu koruyamazsak, sermaye
çıkışları hızlanacaktır. Biz ilk çeyrekte 3,60 seviyesinin test
edilmesini bekleriz. OHAL ve referandum/erken seçim be-
lirsizliğinin oluşturması muhtemel olan baskıyla TL’de değer
kaybının yıl geneline yayılması da beklenebilir. 2016’da USD
karşısında %18 değer kaybeden TL, benzer bir baskıyla 2017
yılında da yüz yüze kalmak durumunda kalabilir. Mevcut ko-
şullar ile 12 aylık beklentimiz de 3,85 seviyesidir.
Dolar/TL kurunun 3,50 üzerinde kalıcı fiyatlanması ve gösterge
tahvil faizinin %11 üzerinde kalmasının hisse senedi piyasa-
sında da aşağı yönlü riskleri artırması beklenebilir. ABD eko-
nomisine dair olumlu gelişmelerin kötü, olumsuz gelişmelerin
ise iç piyasada iyi fiyatlandığı bir dönem içine girdik. Borsa
İstanbul, kurda en kötü oynaklığın yaşandığı dönemde bile en
fazla 73.000 – 72.800 seviyelerine doğru sarktı ve 75.000 sevi-
yesi altında kalıcı olmadı. Muhtemelen 75.000 – 80.000 arasın-
daki konsolidasyon bandı korunacaktır. Kurda 3,50 çok önemli,
gösterge tahvil faizinde de %11 seviyeleri. Bu mevcut seviyeler,
Borsa İstanbul’un uzun vadede prim yapmasını engeller. Ancak
kurda 3,50 altında kalıcı ve stabil seyir; risk priminde de düşüş
sağlayabilirsek, daha fazla olumluluktan bahsedebiliriz.
‘MEVDUAT VE YATIRIM ÇIKIŞI GÖRÜLEBİLİR’
Piyasa faizlerinde ise beklentimiz yukarı yöndedir. Yılın ilk
yarısında CDS ve enflasyon beklentileriyle korele bir şekilde;
aynı zamanda küresel tahvil satışının da etkileriyle DİBS’ten
çıkış eğiliminin devamını bekliyoruz. Bu kapsamda gösterge
tahvil faizinde %11, 10 yıllık tahvil faizinde %12 tahammül eşi-
ği olarak izlenmesi gereken seviyelerdir. Avrupa’nın sorunları
piyasaları bayağı uzun süre meşgul edecek görünüyor. Önü-
müzdeki dönemde Avrupa’dan; yaşanacak mikro ve makro
gelişmelere bağlı olarak önemli mevduat veya yatırım çıkışı
görebiliriz. Böylesine bir durum EUR varlıkları üzerinde ciddi
satış baskısı yaratacaktır. En başta Avrupa tahvilleri; başta İtal-
ya, İspanya ve Portekiz olmak üzere önemli bir tahvil satışı söz
konusu olacaktır. ABD’de de Trump sonrası tahvil satışı devam
etmektedir, bu kapsamda da faizler yükselmektedir.
Bu kapsamda EURUSD için yapabileceğimiz öngörü; EUR kuru-
nun genel görünümünü negatif olduğuna yönelik şekillenmekte-
dir. Kurun seneyi 1,05 altında kapaması muhtemel; 1,04 altında
kapanışlarda da marjinal hareket aralığı çerçevesinde 1,02’ye ka-
dar geri çekilme de mümkün olabilecektir. Uzun vadede ise USD,
EUR’dan daha değerli hale gelebilir. 1,07’ye kadar hareketler kısa
vadede düzletme olarak algılanacak ve satış fırsatı olarak kullanı-
lacaktır. 1,07 ise trend dönüş seviyelerine denk gelmektedir.
Altın fiyatlarının genel trendinde de kısa dönemde keskin bir
dönüş olmasını beklemiyoruz. Son Fed fiyatlaması çerçeve-
sinde 1122 USD seviyesini gören altın fiyatları, bu seviyeden
13 USD’lik bir tepki vermiştir. Altında rasyonel fiyatlama
beklemiyoruz, bir miktar 1140 USD üzerine doğru düzeltme
yapması beklenebilir. Biz altında yeni hikayelerin 2017 yılı
içerisinde fiyatlanmasını bekliyoruz. Trump’ın başkan olma-
sından sonraki küresel hikaye ile beraber; Avrupa’ya ilişkin
siyasi risklerin altın için uzun vadede yukarı yönlü fiyatlama-
ların kaynağını oluşturabileceğini düşünüyoruz. Bu noktada
altın ons fiyatında olası toparlanmalarda 1325 USD fiyatının
oluşabilecek yukarı yönlü trendde hedeflenebileceğini dü-
şünüyoruz. Altında böylesi bir trend için 1240 – 1250 USD
üzerinde kalıcılık sağlanması gerekmektedir.
Kaynak: http://uzmanpara.milliyet.com.tr/haber-detay/
gundem2/16/63000/63077/ (Erişim Tarihi:16.03.2017)