İsmalin dediğidir
göklerden gelen karar
etime bilenen bıçak hep senden mi baba
neden kurbanıyım kendi soyumun
kalabalığın içinde parmakla imlenen
boynunda gümüşi soğukluğu duyan neden ben
yürüdüğün yollar tozlanan alnın
ve dahi biatla mümkün kıldığın inancın
bana mı bilenir hep
ölümle mi sınanır sevgiye olan açlığın
ter ve hücreyle doğruldum belinden
tenim güneşte kavrulan esmerliğinden
lanetli bir şarkıyım
adım düşmüyor çölün dilinden
bir yudum suya hasretim şimdi
kuruyan dudaklarımdan akan kan
vahası olsun görkemli adanmışlığının
adım mirasıdır
sevgisini itaate armağan eden babaların
oğlağı bırak beni öl baba
yeltenmek yeterlidir acıyı duymaya
yüreğime ektiğin korku
seni ondurur
beni büyütür yeni bir günaha