züm için elverişli hale getirmeye ve bu temelde AKP’yi çözüm
doğrultusunda adım atmaya zorlamıştır. Bu nedenle 14 Nisan
sonrası AKP bir tasfiye hamlesi yaparken Kürt Özgürlük Hare-
keti ve Kürt Halk Önderi de AKP’nin bu açılım söylemini çözüm
doğrultusunda adım atma biçiminde zorlamaya çalışmıştır.
Özgürlük Hareketi’nin yumuşak mesajları ve Kürt Halk Önde-
rinin Yol Haritası’nı hazırlaması ve Habur girişimi hep bu çer-
çevede olmuştur.
AKP, Habur’u Kürt Özgürlük Hareketi’ni en iyi ben tasfiye
ederim yaklaşımıyla iktidarını pekiştirmek ve devleti ele geçirmek
biçiminde değerlendirmek istemiştir. Ancak halkın gelen Barış
Grubunu coşkuyla sahiplenmesi AKP’yi ürkütmüştür. Çünkü
çözüm değil, tasfiye politikası vardır. Çözüm niyeti olsaydı halkın
bu yaklaşımını demokratik çözüm ve barış için değerlendirirdi.
Ancak amacı çözüm değil tasfiye olunca Habur’daki halk sahi-
plenmesi AKP’yi ürkütmüştür. Böyle bir halkın kendi tasfiye
konseptini kabul etmeyeceğini görerek siyasi soykırım saldırı-
larını tırmandırmıştır. Amaç, Habur’da ortaya çıkan halk du-
ruşunu saldırılarla kırmak ve kendi tasfiyelerini kabul edecek
bir halk gerçeği ortaya çıkarmaktır. 29 Mart 2009 yerel seçimle-
rinde gösterdikleri tepkinin bir benzerini de Habur’daki halk
duruşuna göstermişlerdir.”
2013’te yazıldığı için yazıda daha sonra irdeleyeceğimiz ko-
nular da işlenmiştir.PKK’nin sunduğu ‘mini paket’
İşte bu saldırıdan bir gün önce, yani 4 Aralık 2008 tarihinde
PKK yönetimi, aracı heyete ‘Güven artırıcı önlemler’ çerçeve-
sinde ‘mini bir paket’ sunuyor ve ‘eylemlerini sınırlandıracağını’
ilan ediyor. Aracı heyetin ateşkes talebi yoktur. Heyetin çalışma
tarz ve prensibine göre, ‘çatışmalar olsa da görüşmelerin devam
etmesinde sakınca yoktur.’ Ama PKK’nin attığı bu adım fiili bir
ateşkestir ve bu aracı heyetin işini oldukça kolaylaştırmıştır.
PKK, aracı heyetin gündeme getirmemesine rağmen bunu bir
Kürt sorununun çözümüne ‘çözüm süreci’ operasyonu