geri çeviriyor ve üçüncü bir gözün her zaman olması gerektiğini
dile getiriyorlar. Türk heyeti daha sonraları da doğrudan ilişki
kurmak için telefon numaraları ve internet adresleri vererek,
bu konuda ısrarcı oluyor.
Bu görüşmede, Kürt tarafı geçmiş süreçlerin tekrar bir özetini
çıkarıyor. Atılan adımlar sıralanıyor. Çözüm için iyi niyet beyan-
ları dile getiriliyor.
Türk tarafının ise doğrudan masaya getirdiği ve odaklandığı
konu: Ateşkes. Yeni bir ateşkesin olması ve sorunların sonradan
konuşulması Ankara’dan gelen heyetin temel beklentisi.
Birkaç saatlik tartışmadan sonra, sorunların ‘konuşarak çö-
zülmesi’ konusunda mutabık kalınıyor. Ama adımlar noktasında
bir ilerleme kaydedilmiyor. Zira bu görüşmeye böyle bir misyon
da biçilmemişti. Daha çok tanışma, karşılıklı ‘iyi niyet beyanları’
şeklinde görüşme sona eriyor. Her iki taraf birbirini yokluyor ve
oradan ayrılıyor. Görüşmelerin bundan sonra nasıl seyredeceği
hakkında somut bir karar alınmıyor.
Ama aracı kurum, yüz yüze görüşmelerin ilerlemesinden yana.
3 Temmuz 2008 tarihinde, Cenevre’deki görüşmeden bir süre
sonra Kürt temsilcilerle Brüksel’de tekrar bir araya geliniyor.
‘Oslo Görüşmeleri’nin yeni bir formatla artık resmen başlaması
isteniyor.
Aracı kurum, toplantılara “KCK merkezinden yani Kandil’den
de temsilcilerin” katılmasını istiyor.
Tam iki ay sonra Norveç’in başkenti Oslo’da gerçekleşecek
görüşme için aracı kurumun yetkilileri Kandil’e giderek ‘olur’
cevabı aldıktan sonra altyapı hazırlıkları başlıyor.
Oslo-1 toplantısı ne zaman nerede ve nasıl yapıldı?
3 Temmuz 2008’de Cenevre’de aracı kurumun merkezinde
Kürt ve Türk taraflarının katılımıyla yapılan toplantıda sürecin
devam etmesi üzerine prensip anlaşmasına varılmış ama ‘nasıl
ve hangi formatta’ devam edeceğine ilişkin bir karar verilme-
Kürt sorununun çözümüne ‘çözüm süreci’ operasyonu