seni çelik gibi eğilmez
huylarımla duruttum
yanıkların yârem olur sızılar
dorukların çarem olur tozular
nice koç yiğitler ölümlerde kuzular
seni kavgalarda arıttım
seni gelinimin duvağı
seni baba huyum, dal budağım, yâr dudağım
seni haylazlığım, kurnazlığım, sırbazlığım
seni tadım tadım
seni adım adım aradım bin diyarda
seni kuştan sordum, yaştan sordum, taştan
sordum
seni sakınmayıp belasından sözümün
seni usanmayıp tekrar tekrar baştan sordum
bebelerin çukurlara sürüklenmiş dediler
bileklerin duvarlara iliklenmiş dediler
anaların acılara yörüklenmiş dediler
seni dudağımda kilitlenmiş dişten sordum
içten sordum, dıştan sordum
meraklara kozalanmış düşten sordum
tetik tetik yangınlara körüklenmiş