Sakın efkârlanma, özlem duyarak,
Yörene gidecek günü sayarak,
Yüreğine hasretliği koyarak,
Yönün ya Erzurum ya da Van’adır.
Bilirsin gelenek; köyde düğün var,
Düğünsüz olur mu düşün bu aylar?
Davul, zurna çalar sabaha kadar,
Halay çekmeleri kana kanadır.
“Gökten kan üstüne inmiş” denir ay
Tarihe geçmiştir işte bu olay
Bakışların bir ok, yüreğin bir yay
Eksilmez bu sevgi, bizden onadır.
Gene ah ederek içini çekme,
Özlemle tutuşup yüreği yakma,
Bende hep aynı hâl; sen bana bakma,
Sürer bu hasretlik otuz senedir.