Görmedi, seyrine lâyık durağı,
Çarpa diş geçiren böyle alçağı
Uçarak bu yüksek yerde oturdu.
Fakat unutmadı cenk tasasını
Döğüşİe kızaran sert gagasını
Çevirip yüreği üstüne vurdu.
Ve son gün, göğsünü açıp yararak
Büyük yüreğini parçalıyarak
Didine didine soluğu durdu.
Gün günden, - sonumuz hep öyle gerek! -
Darmadağın eden rüzgâr eserek
Tüylerini bile kapıp uçurdu.
Burada bir zaman bir ulu kartal
Yedi dağ tepeden getirerek dal
Kayalar üstünde bir yuva kurdu.
Mehmet Selim
Taha Toros Arşivi, 001512134006
112