SURETİL ANKA ( GÖKHAN IŞIKLI )

(GÖKHAN IŞIKLI) #1

anahtarlarını verin demeyesin. A şaşkın Hint horozu!
gönül kapılarının anahtarı hangi kimyadan oluşuverdi
daha bilemedin mi? hoş sanki bu madenin altında
fikrini zikre çevirmiş çok marifetli eller var ama
duman indiğinde iman fayda etmiyor. Önemli olan
batın güneşi varken bir şeyleri anlayıp inanmak değil
mi? Dur hele.. Hemen ümit kuşunun boğazına vesvese
bıçağını dayama. O kuş belki de Veys’ se giden
hırkanın gecesinde sana sabır kelimesinin alfabesini
öğretecek. Dur, dur.. Acele şeytandandır sen şimdi
bana bir huzur yemeği yap da o yemeği Kisra
saraylarını yerle bir eden alevlerde ısıtma. İyisi mi bir
garibanın tandırında ısıt. Yoksa elem ağaçlarının
dallarındaki meyveler ikimizi de gideceğimiz yoldan
eder de o güzel yüzlü Bilal’ imi duyamadan kırılır
gideriz.


Sen gel benim sözüme kulak ver.. Çadırımızı herkesin
gözünü kamaştıran hazineler deryasına değil, yokluk
hırkasını dokuyan tezgahların seslerine yakın bir yere
kuralım. Hani güzel bir söz vardır; suyun akışını
göremiyorsan bari değirmenin dönerken çıkardığı
sesleri duymaya çalış. Mekansızlık mekanındaki ışığın
ve karanlığın olmadığı yola bak, sanki çok yemek
yemiş bir adamın gece uykusundaki kanadı kırık
kuşların kıyamete kadar uçsalar ulaşamayacakları bir
yol ama, belki Zülkarneyn’in bindiği rüzgarın kokusu
bizi o yöne doğru adım atmamızı sağlar. Elbette söz
deryasından birkaç kelime bütün bu olanları anlatmaya
yetmeyecek. O da biliyor ki bu haşmet bu büyüklük
karşısında tüm ormanlar kalem, tüm denizler
mürekkep olsa (El Kadir)c.c’in sözleri tükenmez. Koş
da kargalar damımızdaki üç beş buğdayı gagalayıp
kaçmadan yetiş, yetiş de bu çok uzun olacak ihtiyarlık
kışında aç kalmayalım. Şimdi eline yırtık bir kağıt
parçası alan hırs timsahları ha bire definedir ki

Free download pdf