SİMA'ÜL GAYB ( GÖKHAN IŞIKLI )

(GÖKHAN IŞIKLI) #1

çocuklar gibi kurtulmak için göz yalvarışına girmezdim bu patika yollarda kendim kendime
düşmanlık yaparken nefis hançerini amel defterimin tam ortasından kim çekip çıkartacak kim o
ateş çukuruna düşmekten beni alıkoyacak yada benlik mağarasındaki çığlıklarımı hangi kartal
bakış görüp duyacak ellerim çocukken yaşlılık oyunlarındaki hilkat resmine fırça oldu ve
düşüncelerim gönül hediyesine ipek örtü olabilecek mi çok soru var sen soruları da bırak
cevapları da bırak hepsinden sıyrıl kuranın yüce nuruna koş koşsana kıyamet pençesi seni en
küçük detayın saklı kalmamak şartıyla yakalamadan. bu sözlerim sana ulaştığında o ben miyim
yada yabancı birine mi seslenmiş diye düşünme nefes almak ciğerlerine yabancıysa bende sana
yabancıyım??? Her kalbe zikir halkasındaki güzellikler ve o güçlü kanatlar nasip olmaz ben neden
üzülüyorum ki neden anlamaya çalışsana diyorum ki bi haber dar mahalle güvercinine hangi
sema ya kanat açmış ki şimdi ye kadar buna da açsın çok zor zor zor...işte her işin ince yönü
kendine yabancı olmayana dost penceresinden bakar gibi seyreder kalp ona meyilli görür
kendini. Zaman ve mekan ruha elbise olmaz ki ruh onda kendini seyreylesin kendine bir mana
biçsin o farklı yerlerde farklı renklerdedir. Dost dosta soğuk kış gecesi gibi bakabilir mi onun
içinden dostuna doğru kaynayan bir acayip iksir vardır ki ince anlayış ateşi içerisinde tevazu
kazanı hazırdır. ol kazanın hücresinde ise kemale ermiş sabır ve sükut ehlinin bayram aşuresi
tadında ki suretleri vardır .işte bunlar bir bakışın içerisine sığmış oradan da gönül semalarına
ağlayış ve inleyiş olarak yağmur gibi inmiştir. Dost dedikçe dost dost der bu yol gece yada
gündüzün açlığın yada tokluğun acının sevincin aksatamayacağı ayağına zincir vuramayacağı bir
duygudur. Dil hanesi bazen sözcükler içerisinde kaybolduğunda bunun yetmeyeceğini beyin
idrak edebilir mi? Elbette ki edemez çünkü beyin düzeni kendi hal ve kabilyeti üzere seyr etmeye
alışmıştır tabiri caizse hep yaz görmüştür hep tatlı meyveler yemiş sarayın bahçesinde gölge
veren ulu çınarlar altında hediye edilmiş keyfin tadını çıkarmaktadır. Ya o dost çok uzak sarp
uçurumların olduğu kış mevsiminin baharındaysa bu yollardan geçmek gece karanlığının
sohbetini dinlemek ve yalnızlığın sunduğu rüzgar şiirlerini okumak kolaymıdır ona. Bir çöl bitince
akıl şükür demek ister o ise daha yok mu bu kadar mı diyerek istek halısında uçmak ister işte
dosta kavuşmak kavuşmanın gerçek resmini kendi ömür tualinde kendini sır şükrü ve sabır
çabalarınla çizebilmendir. Maksat ol kapıların açılmasından sonra maksatlıktan çıkar senin
muhteşemlik karşısındaki avareliğinden etkilenirde göç ederken yolunu kaybetmiş kuşlara
döner .bu aşk hali sır hallerinin en kıymetli perdelerinden biridir tenindeki her hissede bilen his
ayağı kalkar da sana ve yaşanan gerçekliğe şahitlik eder. içimdekileri sana hiç örtü olmadan
yazmak istiyorum acaba kuşluk vaktindeki huzurdan izin kanatlarının sesi gelmeye başlar
mı.isteklerim yada isteklerin dünyanın suret perdelerinde renk söz koku olarak yanımıza
yanaşmaya başladığın da aşk bahçesinin güllerine ne kadar uzak olduğumuzu anla. Anla ki yolun
yol halin hal olsun.mana yada şekil en uzak yollardan biridir çünkü hepsi bir hapisane zincirine
benzer seni ayrı ayrı duvarlara bağlar nefsin koyuluğuna bağlı olarak gücüde bu nispette olur.
Fark edenler ve anlayanlar zaten ince anlayışlarının meyvelerini her zaman en güzel manevi
tabaklarda yerler ve bu tad hiçbir meyvede yoktur ibadet ve kulluk bilinci nefs savaşının zafer
bayrağıdır bu fetih edilen kale ise kalp beden ve gönül sahrası içerisinde olup mağlup edilmesi
en zor yerlerden biridir çok emek ve gayret gerektirir. Sabır sana yoldaş ve sırdaş olmalı ki işin en
zor yerlerinde yarı yolda kalmadan ilerlemen mümkün olsun. Dünyalıktan sadece bir sırça
sızıntısı kadar almak en ehven haldir. zaman içerisindeki yol dünya üzerinde ki yollar gibi uzun
sürmez sadece nerede oluşuna bağlı olarak seni oyalar durur. Şeytan ve ekibi aklın ve nefsin her
zaman peşine düşmüş leş yiyiciler gibi bütün fırsatları değerlendirirler. İşte onların karanlıklarda
ellerine düşen perişan olur ki hem bu dünya da hem de öteki dünyada rezil rüsvay olur .bu
dünya mahkemesinde ki hiçbir hesap ahret divanındaki hesaba benzemez orada büyük küçük ne

Free download pdf