SİMA'ÜL GAYB ( GÖKHAN IŞIKLI )

varsa hepsi ortaya dökülürde gözlerin bile kaçamak bakacak bir yer bulamaz sadece beli
bükülmüş bir eyvah vardır içinden sana seslenen.yinede biz en doğru olan şekilde haddimizi
bilerek şeytanın vesvesesine kapılmadan yaşamaya çaba gösterelim. aşk illerinde olanlar emek
verip çile ile oraya ulaşmışlardır bu elbette istek ve sevmekle alakalıdır.kim ne yaparsa yapsın ne
kadar çabalarsa çabalasın izin çıkmadan ol perdeler kalkmaz ol kapılar açılmaz bu senin kendini
halka nasıl gösterdiğinle alakalı değil samimiyetinin ve gerçek aşkının ölçüsü nispetindedir.
Bazen bir tarla buğdaydansa bir kavruk dane daha eftaldir. O hamlık atından inmiş mevki
bataklığında batmamış nefis güneşinde yanmamış istek harmanında oyalanmamıştır. Kendini
üstün görenler aklın bocalama kervanında önde giden katırlara benzerler ilk öncede dünya ve
hırs kurtları karlı kıskançlık mevsiminde inat ormanından çıkarak o kervan başının kemiklerini
çatırdatırlar. Ama ne yazık ki kaç kere bu kervan yolda saldırıya uğramış olsa da yine yeni
kervanlar yola çıkmıştır çünkü insan gözü doymayan odun kurtlarına benzer.halden anlayanın
dergahındaki tevazu merdivenleri gül kokuyor sanki. İşte bize de böylesi huşu kuşlarının kanat
çırptıkları semalar lazım.ey can semasında kanat çırpan ey yokluk alemlerinde varlık arayan ey
muştular sabahına ulaşan ve oradanda sabit ve hak olan gerçeği gören anlayan idrak edip bunu
gönül titremesi ile tamamlayan aşk ehli,sana ne sözüm ulaşır nede gözüm çünkü sen benden çok
yücelerde bir yerde mekan tutmuşsun ben sadece senin reyhan ile leylak kokularına hayran
olmuş mest olmuş bir halde ismini anmaktayım,seni gelip görenlere halini hatırını sormaktayım
ki ruh halveti zamanlarımız aklımızdan hiç gitmesin bana bir yol aç bana bir kapı aç ve gönlümü
kalbimi sırra aç bende sana doğru niyet kanatlarımı açayımda rutubet kokan korkak vefasız
gözlerden niyetlerden çok uzaklara kaçayım. Marifet ehlinden gelen ve zamanıma canıma ulaşan
her haber zerresi bile ol anlayış kasesini öyle doldurmaktaki harfe yüklenen söz kervanlarını bile
mana sahralarında başı açık ayağı yalın bırakarak acizlik kıyılarına sığınmaya itmekte ben
yeltenenlerden değilim ben seven aşık olan isteyenlerdenim buna benim aciz mevcudum karar
vermedi sevgiyi yaratan onu kalplere koyan onu onla muhattap edenin emrine canım kurban
canlar kurban olsun bağım bahçem malım mülküm ve dahi servetim kurban olsun. ey toprak su
ve ateş kardaşlığında yaşayan ömrü sınırlı dünya tılsımlı nefis , hırslı öfkeli vel hasıl ruhu içine
canı içine koyulanları idraki ile bilerek isteyerek yaşayan eksi veya artı maharetli mahluktan
kendi vasıflarıyla ayrılmış olan insan,içimdekilerini sana sayıp döküyorum bu eserimde belkide
nasip denilen ferman ulaşacak olana ulaşsın bu gül bahçesine olan muhabbet bu gül kokusuna
olan aşk yeşersin daha fazla filiz versin daha çok akıla ve fikire yerleşsinde nuru kabe onlarında o
tavaf ferahlığı içine alsın kendilerinden geçsinler istedim inşallah.seviyordum dedim içimden işte
karar kıldım ki kendimi bağladığım dünya iplerinden kurtulmam onlarla irtibatımı kesmem bir
daha da dönüp yüzlerine bakmamam lazım o anda içimdeki ferahlık anlayış yörüngemi lütuflar
yağmuruna ulaştırdı ne zorladım nede sıktım kendimi herşey kendiliğinden olu verdi ben ve
parmaklarım sadece o gelen şeye aracılık ediyoruduk yazdıklarıma asla vefasızlık isyan sabırsızlık
çıkarcılık bulaştırmadan şan şöhret isteği olmadan yaklaştım çünkü onlar bu istekleri olanlarla
sina çölü ile lut gölü kadar uzak ve zıttılar ehlullah ile zamansızlık zamanında kendimden
geçtiğim bir anımda kalp deryasında buluşma isteğim oluştu ten ürperdi göz yaşardı ve o anda
keşke ben yanında olsaydım dediğim içimde derinden derine hissettiğimin sevgisi öyle içerimi
kapladı ve ona karşı öyle bir hasretim oluştu ki kavrayamadığım haller gönlümü hoş eylemişti. Ve
idraki olan anlasın deyu kelam sınırında kalarak zan karanlığından uzaklaştıkça uzaklaşıyorum her
anlamı her devayı her kuşatılmış birliği iksir gibi kendinden habersiz yaşayan ruha içirseydik
bunca zahmet edip kendinden haberdar olma yollarında halvet perdesine sayısızca yüz süren
fedakar ehli vefaya haksızlık olmazmıydı o yüzden kimliğini kimlik kimlsizlik ile değiştiren kalp
kimliğine geçen sır kokulu dosta daha çok meyil etmeye karar verdim ve o benim bende onun