"Bir gün evine gittiğimde, sofalara kadar
taşan çocuk şamataları dikkatimi çekti. Sekiz
çocuktan beşi Âkifindi. İlk defa gördüğüm bu
üç çocuk kimindi? soruma
- Çocuklarım! diye cevap verdi. Sonra
boynunu bükerek anlattı:
Halkalı Ziraat Mektebinde okurken, bir
arkadaşıyla birlikte karar almışlar. Okulu
bitirip evlendikten sonra, kim önce ölürse
yetim kalan çocuklara hayatta kalan
bakacaktır! Âkif'in o arkadaşı vefat etmiştir.
Âkif te uzun yıllar önce verdiği söze bağlı
kalarak, arkadaşının üç yetimini alıp
çocuklarının yanına getirmiş!
Mithat Cemal devam ederek diyor ki:
"O zamanlar, Âkif'in beş çocuğu vardı. Ve
cebinde beş parası da yoktu!"
147