يلدب
ّ
لاإ تبثي لا ،ىلاعت لله قّ ح
ّ
ل يعرش مكحُ ريفكتلا
1
1
Şu ayette ise Allah subhanehu ve Teâla vacip olan
bir emirle bizi mükellef kılmıştır.
َ
ةو
َٰ
ل
َّ
صلا
َّ
ن
ِ
ا ا
ً
تو
ُ
ق
ْ
و
َ
م اًبا
َ
ت
ِ
ك نَ ين۪
ِ
م
ْ
ؤ
ُ
م
ْ
لا ى
َ
ل
َ
ع
ْ
تَنا
َ
ك
“...Çünkü namaz, mü'minler üzerinde
vakitleri belirlenmiş bir farzdır.”
105
Bu ayette Müminlerin üzerine vakitleri tayin
edilerek yazılan şey ise vacip olan namazdır. Bu ise
imanın aslından olan bir vaciptir.
ا
َ
ه
ُّ
ي
َ
أ
ٓ
َٰ
َ
ٱ ي
َ
ني
ِ
ذ
َّ
ل
۟
او
ُ
ن
َ
ما
َ
ٱ ء
۟
او
ُ
ر
ُ
ك
ْ
ٱ ذ
َ
ا للََّّ
ً
ري
ِ
ثَك ا
ً
ر
ْ
ك
ِ
ذ
“Ey iman edenler! Allah’ı çokça zikredin.”
106
Burada emir sigası ile ٱ
۟
او
ُ
ر
ُ
ك
ْ
ذ “Zikredin” denmiş
olsa da Allah’ı çokça zikretmek müstehaptır.
Burada demek istediğimiz şey şudur; her emir sigası
ile gelen şeyin delaleti aynı seviyede değildir. Onun için
Kafirun suresindeki emir sigası ile gelen ayet ancak kâfir ve
müşriklere kâfir demenin vacip olduğuna delalet eden şer’i bir
hüküm olmuş olur. Yoksa bazı kimselerin zannettiği gibi dinin
aslına delalet eden bir karine yoktur.
105
Nisa suresi, 103
106
Ahzab suresi, 41