يلدب
ّ
لاإ تبثي لا ،ىلاعت لله قّ ح
ّ
ل يعرش مكحُ ريفكتلا
1
2
Bu kelime sahte ilahları reddetmek için vardır.
Reddetmek ve inkâr etmek daha geneldir o halde özele göre;
ۚ
نَ و
ُ
م
ُ
كحْ
َ
ت
َ
فيْ
َ
ك
ِ۠
ْ
م
ُ
ك
َ
ل ا
َ
م
“Ne oluyor size nasıl hüküm veriyorsunuz?”
107
Bazı kimseler Arapların fesahatından, belağatinden
anlayış ve bilgilerinden bahsederek onların tevhid kelimesinin
anlamını çok iyi bildiklerinden, لا اله إلا الله kelimesinin
gerektirdiklerini çok iyi anladıklarını, şartlarını yerine
getirdiklerinden dolayı Arap olmayan yahut dilleri Arapça
olmayan Müslüman avamının bu hususları, anlamadığı ve
bilmediğini ileri sürerek bu kelimenin tekfiri barındırdığını
söyleyebilir. Aşağıda bu kelimenin rükün ve şartlarını
söylerken ulemadan kimsenin tekfiri zikretmediğini ispat
edeceğiz.
Arapçayı çok iyi bildiklerinden dolayı şehadet
kelimesinin içermiş olduğu anlam ve şartları bilmede ve
anlamada müşrikleri tekfir etmelerinin gerekliliğinden
bahsetmeleri kınamış oldukları kelamın ta kendisidir.
Onlar bunu ya mutezile kelamcılarından ya
Eşarilerden ya da başka dalalet ehli bir fırkadan mı aldı acaba?
Zira Mutezile ve Eşariler; Arapların fesahat ve belagatlerini,
Kur’an ve sünnette maruf olan sıfatların anlamlarını
bildiklerini öne sürerek te’vil ve tahrif etmişlerdir. Hâlbuki bu
107
Kalem suresi, 36; Saffat suresi, 154