Microsoft Word - PROF. DR. NÄ°YAZÄ° KAHVECÄ° FELSEFE MAKALELERÄ°.docx

(Arzum) #1

mahkemelerinden ceza almaktan kurtuluruz. İşte tam bu ortamda gerçek iman
ortaya çıkıyor.


Duyguların, Allah’a Galip Gelmesi
Antropomorf ve Antropofor İnsan
İnsani değerleri değil de biyolojik libidinal dürtüleri uygulayan kişi henüz insan
olamamış öznedir. Bu öznelere felsefe “antropofor yani insanlaşmakta olan
hayvan” ve “antropomorf yani insanlaşmamış hayvan” demektedir. Dürüst
olmak, tam insanlaşmış olmayı gerektiriyor. Tam insanlaşmamış kişi, hayvanlığın
egemenliğinde hareket eden kişidir.


Dış Faktör
İman, tamamen beşeri zihniyetin bir işidir. Dolayısıyla tam insanlaşmamış
antropomorf ve antropofor kişinin iman etmesi imkansız görülür. Bu nedenle
felsefeye göre, dürüst olamamış kişi, mümin yani insan olmamıştır. Ceza ve ödül
korkusuyla hareket insan, halen doğal kalmış beşerileşememiş insandır. Çünkü
korku ile hareket etmek doğal duyguların egemenliği sayesinde olur. İnsan, her
hangi bir dış faktörden dolayı “korku politikası”yla değil, radikal özgürlük olan
“insan olma” kriterine dayalı insani değerlerin gereğiyle hareket eden kişidir.


Hakikat Dışarıdadır
Dışavurum
Hakikat dışarıda, yaptığımız şeylerde yatar. Yaptığımız şeyler, içimizdekini
dışavurur. İman bir iç şeydir, amel onun dışavurumudur. Dışavuran şeydir asıl
iman ettiğimiz şey.


Fenomen ve Numen, Öz
Varlığın Evi
Tanrı’ya inandığı halde, yolsuzluğu yapanın, bu fiilini meşrulaştırmada kullandığı
fikir önemlidir. Bu fikir kişinin “öz”ünü ortaya koyar. “Öz, bir şeyin kimliğini
garanti eden değişmez bir çekirdeği ifade eder.” Heidegger, buna “varlığın evi”
adını verir. Kişi, kendisini bu “öz” ile özleştirir ve özdeşleştirir. Ondan çıkan
davranışlar, işte bu özün ürünleridirler.


En büyük yolsuzlukları, dini kullananların icra etmesi, o kişilerin özlerinin gerçek
dindar değil, din işportacıları olduklarını dışavurur. Onlar Tanrı’ya inanmıyordur
aslında. Onlar maddeye inanıyordur aslında. İmanın zıddı yapılan fiilin gerçek
olduğu bir olaydaki imanın gerçek olması mümkün değildir. İmanın güçlüsü ve
zayıfı olamaz felsefeye göre. Felsefeye göre iman ya vardır ya da yoktur.


“İmanı olmayan kişiyi, din açısından eleştirmek saçmalıktır.”


İçselin Dışa Vurumu
Yanlış olanı yaptığı halde içten bir suçluluk duygusu duymamanın felsefi ve
bilimsel izahı olmalıdır. Suçu işleyip de suçluluk duygusu duymamak, içselin dışa
vurumudur.


Odak Kayması
Neden yaptığı yolsuzlukla gurur duymuyor ki? Peki yaptıklarıyla gurur duymayan
kişinin, onları yaptıran içsel etkilere sahip öznesiyle gurur duyabilir mi? Bu özne
gurur duyabilir mi? Buna kişilikte “odak kayması” adı verilir.

Free download pdf