Microsoft Word - PROF. DR. NÄ°YAZÄ° KAHVECÄ° FELSEFE MAKALELERÄ°.docx

(Arzum) #1

okunuş biçimi, Türkiye’de dinin ideoloji yapıldığının en bariz göstergesi olarak
kullanılıyor.


Teolojik analiz, ezan ve salanın, Allah ve Peygamber için okunmadığını ortaya
koyuyor. Ezanı böyle aşırı uzatarak ve formatsız, ulu orta ortalıkta saçma
bağırarak ve aşırı yüksek sesle okutan, devlet kurumu olan Diyanet’tir. Ama
acaba laik devletin ortak zihniyeti bu mudur? Bu çağda hukuken, dinen ve
medeniyeten haram olan işi yapmaktan başka bir şey yapamayan devlet organı,
zihinsel anlamda zavallı duruma düştüğünü göstermektedir. Bu çağ, hümünal
sistematik düşünme çağıdır. Topluma sadece zihinsel ürünler verilebilir. Ağızla
bağırmak değil. Din kullanılarak insanların kulakları sağır ediliyor. Amacın nedir?
Ne yapmak istiyorsun, ne tür bir ürün üretmek istiyorsun? Bunun tek sonucu
oluyor; insanlar ve özellikle yeni nesil çocuklar dinden uzaklaşıyor.


“Bugün ezan, insanların namaz kılmalarını temin maksadıyla Allah için değil,
ideolojik olarak toplumsal amaçla okunuyor. O nedenle, desibel yasası, Tecvit ve
fıkıh ilmi ve Kuran çiğnenerek kasıtlı olarak ekolu ve stereolu hoparlörler
kullanılarak aşırı uzatılarak ve teğannili bağırılarak okunuyor.”


Eğer devlet okutuyorsa şu felsefi izah çıkar: “Devletin ideolojik aygıtları vardır.
Bunları aynı zamanda baskı aygıtları olarak kullanır. Bunlar, devletin kalabalıkları
fiziksel güç ve şiddetten oluşan zor kullanma yoluyla kontrol altına almasının
bütün biçim ve yollarından oluşur. Fiziksel baskı aygıtlarını kullanamadığından
sözelini kullanıyor. Ezanın okunuş biçimi; devletin ideolojisini, medeniyet düzeyini
ve kullandığı baskı aygıtının gösterenidir. Devlet, dinsel bir motif olan ezanı
ideolojik aygıt olarak kabul etmiş görünüyor. Onun okunuş biçimi de kullandığı
baskı aygıtını gösteriyor.”


“Sayın Cumhurbaşkanı, defalarca “bağırmayın!” demesine rağmen bağırılıyor.”


Devletin, öznelere ideolojiyi nasıl işlediği önemlidir. Şiddet uygulayarak ideolojiyi
işleyen devlet, insanilikten, insan haklarından söz edemez. Eğer bunu din kurumu
uyguluyorsa, onun din algısı barbarik ve vahşidir demektir.


Ezanın Okunuş Biçiminin Fenomenolojik Analizi
Meydan Dayağı
Din, çıkar için ideoloji olarak kullanılırsa, insanlara huzur mutluluk getirmek
amacında olan din ile, amacının tam zıddı kullanılarak insanlara dayak atılır.
Geçen gün Üsküdar Meydanına gitmiştim. Daha önce Sultanahmet meydanında
görmüştüm. Şehrin meydanları, ne kadar var ise, iki merkez camide birbirine
nazire yaparak karşılıklı ezan okunuyor. Bir camide ezan iki kez okunuyor. İki
camide dört kez ezan okunuyor.


“Meydan ezanının okunuş biçimi felsefeye göre cinnet, çılgınlık halinin dışa
vurumudur.”


Fakat ezanın okunuş biçimi, Tecvit ilmine göre haram, çünkü bir elif miktarı
uzatılması gereken Allah ismi yüz elif miktarı uzatılıyor. Dört elif miktarı
uzatılabilen kelimeler dört yüz elif miktarı uzatılarak okunuyor. Bağırma ölçüsü
ise, ne dini ne de desibel ölçüsünü tanıyor. Kuran’a göre bağırmak haramdır:
“Yürüyüşünde mutevazı ol, sesini alçalt. Unutma ki, seslerin en çirkini
merkeplerin sesidir.” Lokman, 19.

Free download pdf