Yeni Vizyon Fanzin 6. Sayı

(Yeni Vizyon Fanzin) #1

Shelley yıllarca halüsinasyon görmeye devam etti. Aklından çıkmayan, denizden yükselen ve alkış tutan
çıplak bir çocuk imgesi vardı. Shelley bir gece uyandığında kendini ellerini Mary’nin boğazına dolamış,
kadını boğar halde buldu. Ve 8 Temmuz 1822’de, otuzuncu doğum gününden bir ay önce denizde boğuldu.
Bazıları intihar olduğunu veya korsanların saldırısına uğradığını söylese de tarihi kayıtlar daha sıradan bir
hikayeyi gösteriyordu: Shelley ve beraberineki iki kişi, yelkenlisi Don Juan’a (Byron’a gönderme) binip
Livorno’dan Lerici’ye doğru demir almıştı. Fırtınaya yakalandılar ve yelkenli alabora oldu. Gemideki üç
kişi de boğuldu.
Shelley’nin naaşı kumsalda cenaze ateşinde yakıldı, Mary Shelley törene katılmadı, çünkü o dönemlerde
kadınlar cenaze törenlerine katılamazdı. Byron alevlerin içine daldı ve az kalsın arkadaşının kafatasını ateş-
ten kurtarıyordu. Ama alevlerin içinden çıkarıncaya kadar kafatası parçalandı. İnanılmaz derecede dehşet
verici bir diğer mite göre Shelley’nin arkadaşı Edward Trelawny cenaze tutuşturulmadan önce Shelley’nin
kalbini çalmıştı. Gelinin eşyaları arasında içinde Shelley’nin kalbinin küllerinin bulunduğu iddia edilen bir
zarf bulundu ve rivayete göre bu küller şimdi aile mezarlığına gömüldü.
Shelley’nin gidişi ardından Byron hala kaçıyordu -onu eleştirenlerden, eski eşinden, kanunlardan, her-
kesten. “Kadınlarla işim kalmadı. Henüz 36 yaşında olduğum halde zihnimde kendimi 60 yaşında hissedi-
yorum ve bütün kadınların talep ettiği sayısız iltifatı yapacak gücü bulamıyorum. Yalnızlığı seviyor; buna
kesinlikle ihtiyaç duyuyorum.” diyordu ve ekliyordu: “Ancak tekrar yaşamak zorunda kalsaydım hayatımda
neleri değiştirirdim bilmiyorum -hiç yaşamamayı tercih ederdim.”


Seni Gördüğüm Rüyalardan Uyanıyorum


Seni gördüğüm rüyalardan uyanıyorum
Gecenin ilk tatlı uykusundayken
Meltemler serin serin eserken
Ve gökyüzünde yıldızlar parlarken
Seni gördüğüm rüyalardan uyanıyorum
Ve ayaklarımdaki bir hayalet
Beni taşıdı, kimbilir nasıl?
Senin odanın penceresine, aşkım!


Yolunu şaşırmış rüzgarlar yorgun düşüyorlar
Karanlıkta, sessiz derenin kenarında
Manolya kokuları siniyor üzerime
Rüyalardaki tatlı kaçamaklar gibi,
Bülbüller dert yanıyorlar,
Senin kalbinde son buluyor herşey
Bende senin kalbinde ölmeliyim
Ah, aşkım seni çok seviyorum


Beni yerden kaldırın,
Öldüğüm, bayıldığım, düştüğüm
Bırak aşkın yağmur olarak yağsın
Dudaklarıma ve solgun gözkapaklarıma
Yanaklarım soğuk ve beyaz, ey tanrım!
Kalbim hızla çarpıyor, deli gibi
Ah, al kalbimi, senin kalbinin üstüne bastır
Eğer kırılacaksa eninde sonunda
Bırak kırılsın orada

Free download pdf