Kuşlara özgür lakabı takıldığı bir gezegenin içindeyim
Kuşların dilinden anlayan sihirli bir muallimim
Gökyüzü sarılık hastalığına yakalanmış
Ve bozmuşken havasını
Haşlanmış rüzgar vuruyor, yağmurla dans eden tenime
Herkesin ve her şeyin uçuk olduğu yerdeyim
Sadece gazı kaçmış düşüncelerin mateme vurduğu bir
kumrunun üstündeyim
Gökyüzü her zamankinden daha mor
Güneş açmaya hazırlanıyor turkuaz mavisi saçlarını
Açtıkça bir hoş oluyor gönlümüz
Yanına gidiyoruz biraz dinlenmek umuduyla
Serinlememiz için soğuk votka veriyor
Üstüne bindiğim kuş tamamen alkolik
Güneş tenimizde raks ederken sağa sola yalpalanıyor
Gecenin derin vakitlerinde kırmızı şeritli denizin ortasına
çöküyoruz
Ve kumru kusuyor küflenmiş dertlerini midesinden
Bende avuç avuç deniz suyu içiyorum nasır tutmuş elle-
rimle
Bu gezegenin en iyi işi alkolün deniz olması sanırım
Mavi şişko bir uydu varmış yakınlarda dünya adında
insan adlı yaratıklar yaşıyormuş orda
Bizim kumru anlatıyor
Ve oraya gittiğini söylüyor
Muhtemelen palavra sıkıyor
Bende inanmış gibi yapıyorum işte
Bizim denizden bedavaya içtiğimiz alkole bir tomar para
veriyorlarmış
Deniz alkol ürünü değilmiş onlar için
Kuşlar orda evlerde de yaşıyormuş bir kafeste zorla besle-
niyorlarmış
Bizim kumru bir kanaryaya vurulduğunu anlatıyor
Ve kuşlara özgür lakabı verilmesinin uygun olduğunu
düşünmüyor
Kanatları çok yoruyormuş onu
Yemek yerken kanatlarını kullanabilmeyi çok istiyormuş
Durmadan eğilmek zorunda kalmak hep ağzıyla iş gör-
mek zorluyormuş bu yaşta
Beş yüz bin yaşında falanmış
İntihar etmeyi çok istiyormuş kanaryanın sevdasına daya-
namamaktan
Kaç defa denemiş ama olmamış
Ve sonunda şu kanıya varmış kumru
Kendi istediğin gibi yaşamak değil miydi özgürlük
Ben kanatlarımı kullanamıyorsam
İntihar etmek isteyip edemiyorsam
Özgür lakabı alınmalı bendenYE
ŞİL
GE
ZE
GEN
SU
DE
NUR
ULU
ER