Verlaine ve Rimbaud’nun 1871’den 1873’e kadar süren ilişkisi gün geçtikçe kötüye gidiyordu. Yoksulluk içinde ya-
şadılar; ders vererek, Verlaine’in annesinin yolladığı az miktarda parayla geçindiler. Verlaine’in ailesini yıkan içki,
Rimbaud’yla ilişkisini de bozuyordu. Verlaine ve Rimbaud sürekli tartışıyor, şehir bu eşcinsel ilişkinin dedikodu-
suyla sallanıyordu.
Bir gün Verlaine gözyaşları içinde arkadaşı Camille Barrere’in kapısına geldi. “İnsanlar oğlancı olduğumu söylüyor
ama değilim! Değilim!” diye yakardı. Tabii ki yalan söylüyordu. Verlaine ve henüz reşit olmayan çömezi aşk yaşa-
makla kalmıyor, aynı zamanda eskrimden de zevk alıyordu: Apartman dairelerinde, ciddi bir yaralanma olmaması
için havlu sardıkları uzun bıçaklarla birbirlerine saldırıyorlardı. Bu, lişkilerinde ortaya çıkmak üzere olan şiddetin
habercisi gibiydi.
3 Temmuz 1873’te Rimbaud, pazardan eve dönen Verlaine’in görünüşünü açıklanamaz biçimde komik buldu. “Bir
elinde yağ, diğerinde balıkla ne kadar komik göründüğünden haberin var mı?” dedi, kahkahalarını tutamayan
Rimbaud.
Varlaine, Rimbaud’nun yüzüne balıkla vurdu (tarihçiler balığın ringa mı, uskumru mu olduğu konusunda bölü-
nüyor) “Misilleme yaptım çünkü sizi temin ederim ki komik görünüyordum” diye yazdı Verlaine. Valizlerini bile
toplamadan Londra’dan ayrılıp Paris’e döndü. Beş parasız Rimbaud o dairede kaldı ve karnını doyurabilmek için
Verlaine’in kıyafetlerini sattı. Rimbaud, Verlaine’e şöyle bir mektup yazdı;
Londra, Cuma öğleden sonra
Geri dön, geri dön, sevgili dostum, tek dostum, geri dön. Yemin ediyorum uslu olacağım. Somurtkanlığım had-
sizlik ettiğim bir şakadan dolayıydı ve şimdi anlatamayacağım kadar üzgünüm. İki gündür durmadan ağlıyorum.
Geri dön. Kendine güven, sevgili dostum. Hiçbir şey değişmedi. Yapman gereken tek şey dönüş yolculuğuna çık-
mak. Burada cesurca ve sabırla yaşayacağız. Ah! Sana yalvarıyorum. Hem, bu senin iyiliğin için de...
O iyi yüreğine kulak ver sadece
Sana gelmemi istiyorsan, çabucak söyle
Ömrü boyunca senin olan,
Rimbaud
Not: Seni bir daha asla göremeyeceksem orduya katılacağım. Geri dön! Gözyaşlarım dinmek bilmiyor.