38-SAD SURESİ 29. Çağlar boyu yankısı sürecek bu kitabı, sana, aklı ve vicdanı olanlar ayetleri üzerinde düşünsünler ve ibret alsınlar diye indirdik.
38-SAD SURESİ 30. YİNE Davud'a Süleyman'ı bahşettik. O ne güzel kuldu. Bütün ömrünü Allah'ı yüceltmeye ve O'nun ile yürümeye adamıştı.
38-SAD SURESİ 31. Kendisine akşam üstü üç ayağını basıp dördüncüsünü tırnağının üzerine dikerek durabilen safkan koşu atları gösteridiğinde bile:
38-SAD SURESİ 32,33."Ben güzel olan her şeyi severim, çünkü bana Rabbimi hatılatır." derdi. Atlar gözden kayboluncaya kadar böyle söylenirdi. Sonra "Geri getirin onları bana!"
der bacaklarını ve boyunlarını şefkatle sıvazlardı.
38-SAD SURESİ 34. Süleymanı imtihan etmiştik. Sağlığı öyle bozulmuştu ki tahtında sanki bir cesed oturuyordu. Sonra dönüp tekrar sağlığına kavuşunca
38-SAD SURESİ 35. "Rabbim, beni affet ve bana ardımdan kimsenin ulaşamayacağı bir mülk ver. Çünkü sen daima veren elsin.; Bundan hiç şüphem yok." diye dua etmişti.
38-SAD SURESİ 36. Bu tevazu karşısında biz de rüzgarı onun emrine verdik. Emriyle istediği yöne kolayca akardı.
38-SAD SURESİ 37,38. Bozgunculuk yapan bütün yapı ustalarını ve dalgıçları da emrine verdik.
38-SAD SURESİ 39. "İşte bu bizim engin cömertliğimizdir. Artık dilersen başkasına ver, dilersen tut, hesabı yok." dedik.
38-SAD SURESİ 40. Dahası ona katımızda bir yakınlık ve güzel bir dönüş hazırladık, hiç kuşkusuz.
38-SAD SURESİ 41. KULUMUZ Eyyub'u da hatırla. Hani bir zamanlar Rabbine şöyle seslenmişti: "Şeytan şu acı ve dert dolu hayatımdan iyice ümidimi kesmemi telkin edip duruyor."
38-SAD SURESİ 42. Biz de: "Ayağını yere sağlam bas! İşte sana yıkanacak ve içecek soğuk bir su" dedik.
38-SAD SURESİ 43. Böylece Eyyüb'a sevgi ve merhametimizin inişiyle onunla beraber olanlar giderek ikiye katlandı. Aklı ve vicdanı olanlar düşünüp ibret alsın artık.
38-SAD SURESİ 44. Bir de: "Eline bir demet al da onunla vur; sözünde durmamazlık etme." dedik. Doğrusu biz onu olağanüstü direnme gücüne sahip birisi olarak bulduk.
Ömrünü Allah ile yürümeye adamış, ne güzel bir kuldu o!
38-SAD SURESİ 45. İBRAHİM'İ İshak'ı ve Yakub'u hatırla. Bunlar kalp gözleri açık, iradeleri güçlü kullarımızdı.
38-SAD SURESİ 46. Saf bir yürek temizliği içinde ahiret yurdunu düşünmeleri sebeiyle onları katıksız bir imana sahip kılmıştık.
38-SAD SURESİ 47. Çünkü onlar bizim gözümüzde nadiren bulunan seçilmiş, erdemli insanlardı.
38-SAD SURESİ 48. İsmail'i Elyesa'ı ve Zülkifl'i de hatırla! Hepside erdemli kimselerdi...
38-SAD SURESİ 49,50. İŞTE BU dinlediğiniz kendi özünüzdekini hatırlatmadır. Sakınanları mutlu bir gelecek bekliyor; hiç şüpheniz olmasın. Onlar kapıları ardına kadar açılmış
sonsuz mutluluk cennetine girecek.
38-SAD SURESİ 51. Orada uzanıp dinlenecekler, her türlü meyve ve içecek istedikleri an yanlarında olacak.
38-SAD SURESİ 52. Yanlarında gözlerinin içine bakan harika eşleri olacak.
38-SAD SURESİ 53. İşte bu, hesap günü için size verilen sözdür.
38-SAD SURESİ 54. Bu Bizim hiç tükenmeyecek engin cömertliğimizdir.
38-SAD SURESİ 55,56. Bu böyledir. Fakat sınırları çiğneyip geçerek tagutluk yapanları ise kötü bir gelecek bekliyor. Hepsi Cehennemi boylayacak, ne berbat bir yasaktır orası!
38-SAD SURESİ 57. Onlara kaynar su ve irin içirilecek, tatsınlar bakalım nasılmış?
38-SAD SURESİ 58. İşte bu şekilde azap üstüne azap tadacaklar.
38-SAD SURESİ 59. O tagutlara: "İşte peşinize taktığınız kalabalıklar! Denince "Rahat yüzü görmesinler, hepsinin canı cehenneme!" diyecekler.
38-SAD SURESİ 60. Kalabalıklar: "Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin. Sizin yüzünüzden bu hallere düştük. Şu girdiğimiz yere bakın, ne korkunç!" diyecekler.
38-SAD SURESİ 61. "Ey Rabbimiz, bizi bu hallere düşürenlerin cehennem azabını kat kat artır," diyecekler.
38-SAD SURESİ 62. Ve ekleyecekler: "Bir zamanlar hor görüp aşağıladığımız o adamlar da nerede?
38-SAD SURESİ 63. Kendileriyle alay edip duruyorduk. Yoksa buradalar da biz mi göremiyoruz..."
38-SAD SURESİ 64. Cehennemi boylamış olanların birbiriyle tartışması işte böyle olacak; hiç şüpheniz olmasın hiç!
38-SAD SURESİ 65. ÖYLEYSE HAYKIR: "Ben sadece uyanışa çağıranım. Karşı konulmaz gücüyle tek Allah'tan başka hiçbir tanrı yoktur.
38-SAD SURESİ 66. Göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin güçlü ve bağışlayıcı Rabbi O'dur.
38-SAD SURESİ 67. Bu Kur'an muazzam mesajlar veriyor.
38-SAD SURESİ 68. Ona nasıl aldırış etmezsiniz?
38-SAD SURESİ 69. Gerçi melekler yüce mecliste tartşırken ben orada yoktum,
38-SAD SURESİ 70. Fakat ben apaçık bir uyanışa çağıran olduğum için o bilgi bana vahyolunuyor..."
38-SAD SURESİ 71. Hani bir zamanlar Rabbin meleklere demişti ki: "Ben çamuradan bir insan yaratacağım.
38-SAD SURESİ 72. Ona son şeklini verip ruhumdan üfleyince onu selamlayın!
38-SAD SURESİ 73. Bunun üzerine meleklerin hepsi toptan selama durdular.
38-SAD SURESİ 74. Yalnız İblis büyüklük tasladı ve kafirlerden oldu.
38-SAD SURESİ 75. Allah: "Ey İblis, kendi elimle yarattığımı selamlamaktan seni alıkoyan nedir? Büyüklük taslayıp kendini üstün mü görüyorsun?" dedi.
38-SAD SURESİ 76. İblis, "Ben ondan hayırlıyım. Beni ateşten onu ise çamurdan yarattın" dedi.
38-SAD SURESİ 77. Allah: "Hemen çık oradan çünkü sen artık kovuldun.
38-SAD SURESİ 78. Lanetim kıyamete kadar senin üzerindedir, kesinlikle" buyurdu.
38-SAD SURESİ 79. İblis, "Ey Rabbim! Öyle ise bana insanların diriltilecekleri güne kadar bana mühlet ver" dedi.
38-SAD SURESİ 80,81. Allah: "Peki, istediğin mühlet verildi."
38-SAD SURESİ 82,83. İblis: "Öyleyse bütün yüceliğinle tanığım ol ki onların hepsini sapıtıp yoldan çıkaracağım. Fakat saf bir yürek temizliği içinde sana bağlı olanları sapıtacağımı
sanmıyorum, onlar hariç." dedi
38-SAD SURESİ 84. Allah buyurdu: "Gerçeği sadece gerçeği söylüyorum,
38-SAD SURESİ 85. Açın kulağınızı! Cehennemi seninle ve sana uyanlarla tıka basa dolduraacağım; hiç şüpheniz olmasın."
38-SAD SURESİ 86. HAYKIR YÜZLERİNE: Yaptığım peygamberliğe karşı sizden maddi bir karşılık beklemiyorum. Ben olduğundan fazla görünmeye çalışan birisi de değilim.
38-SAD SURESİ 87. Şu Kur'an insanlığa kendi özünü hatırlatmadan başka bir şey değildir!
38-SAD SURESİ 88. Zaman onu haklı çıkaracak; bunu bir gün nlayacaksınız, kesinlikle!36-YASiN SURESİAçıklama
Mekke döneminde inmiştir. 83 ayettir. Kur'an'ın hitap çevresi olan yedinci yüzyıl Arap lehçesinde (Tayy kabilesi) "Ey insan" anlamına gelen ilk ayeti (Ya sin!)
den dolayı bu adı almış görünmektedir. Sure boyunca ele alınan konular ölümden sonra diriliş ve hesap günü etrafında döner. Tarihi süreç içinde genellikle
Müslüman ölülerin arkasından okunmasıyla tanınan Yasin suresinin bizzat içinde (70.ayet) "dirileri uyandırmak için" ifadesinin geçmesi son derece dikkat
çekicidir.
36-YASiN SURESİ SEVGİ MERHAMETİ SONSUZ ALLAH'IN ADIYLA
36-YASiN SURESİ1. EY İNSAN!
36-YASiN SURESİ2,3,4. Dile gelsin bilgelik dolu Kur'an! "Hiç şüphen olmasın ki sen Peygamberlerden birisin. Doğruluk ve dürüstlük yolundasın.
36-YASiN SURESİ5,6. Görevin, yüce sevgi ve merhamet kaynağının indirdiğiyle, ataları uyarılmadığı için derin uykulara dalmış bir halkı uyanışa çağırmaktadır."
36-YASiN SURESİ7. Unutma ki onların çoğu üzerine söz hak olmuştur, artık ne yaparsan yap imana gelmezler.
36-YASiN SURESİ8. Çünkü biz onların boyunlarına, çenelerine kadar uzanan demir halkalar taktık. Bu yüzden burunları yukarıda gözleri aşağıda somurtur dururlar.
36-YASiN SURESİ9. Önlerine ve arkalarına set çektik. Büsbütün karanlıkta bıraktık; artık baksalar da göremezler.
36-YASiN SURESİ10. Onları uyanışa çağırsan da çağırmasan da fark etmez, inanmazlar.
36-YASiN SURESİ 11. Sen ancak Kur'an'ı can kulağı ile dinleyen, görmediği halde Rahman'a karşı korku ve titreme içinde olanı uyandırabilirsin. İşte böylelerine bağışlanma ile birlikte en güzel karşılığın verileceğini müjdele!
36-YASiN SURESİ 12. Ölüleri dirilteceğiz! Bunu yapacak olan biziz, biz; bundan hiç şüpheniz olmasın. Gelecek için ne yapıyorsa ve geride ne bırakıyorlarsa hepsini kayda
geçiyoruz. Her şeyin apaçık önlerine konacak şekilde tek tek hesabını tutuyoruz.
36-YASiN SURESİ13. ONLARA, Peygamberler gelen, o şehir halkını örnek olarak anlat.
36-YASiN SURESİ 14. Bir zamanlar onlara iki peygamber gönderdik. İkisini de yalanlayıp karşı çıktılar. Bizde bir üçüncüsüyle onları destekledik. "Biz sizlere gönderilmiş
Peygamberleriz." dediler.
36-YASiN SURESİ15. Onlar: "Siz bizim gibi insanlardan başka bir şey değilsiniz. Hem Rahman hiçbir şey indirmedi. Bütün bunlar yalan." dediler.
36-YASiN SURESİ16. Peygamberler: "Rabbimiz biliyor, biz size gönderilmiş Peygamberleriz; bundan hiç şüpheniz olmasın.
36-YASiN SURESİ17. Açıkça tebliğden ötesi bizim üstümüze vazife değil" dediler.
36-YASiN SURESİ18. Onlar: "Siz bizim bahtımızı karartınız. Eğer bu işe bir son vermezseniz sizi taşa tutarız ve çok fena yaparız, kesinlikle!" dediler.
36-YASiN SURESİ19. Peygamberler: "Bahtınız kendi elinizdedir. Aklınız başınıza toplamanız istense de öyle mi? Tam tersi siz kendi kendinizi bitiriyorsunuz." dediler.
36-YASiN SURESİ20. O esnada şehrin uzak taraflarından bir adam koşarak geldi ve: "Ey halkım, o peygamberlere uyun,