Yaşayan Kur'anı Kerim

(Arzum) #1

20-TA HA SURESİ49. Firavun : "Kimmiş bu szin Rabbiniz, ey Musa?" dedi.
20-TA HA SURESİ50. Musa: "Bizim Rabbimiz, her şeyi yaratan ve sonrada yaratılışı sürdürendir." dedi.
20-TA HA SURESİ51. Firavun: "Öyleyse önceki çağlarda yaşayanların durumu ne olacak?" dedi.
20-TA HA SURESİ52. Musa: "Onların bilgisi Rabbimin katında yazılıdır. Rabbim şaşmaz ve unutmaz.


20-TA HA SURESİ 53. Yeryüzünü sizin için bir döşek yapan, orada size yollar açan ve gökten su indiren O'dur" dedi. İşte biz, bu su sayesinde çeşitli bitkilerden çifter çıkarmaktayız.


20-TA HA SURESİ54. Hem yeyiniz, hende hayvanlarınızı güdünüz. Bütün bunlarada akıl sahipleri için pek çok ibretler vardır.
20-TA HA SURESİ55. Sizi topraktan yarattık, yine ona döndüreceğiz ve yine sizi ondan tekrar diriltip çıkaracağız.
20-TA HA SURESİ56. İYİ DİNLEYİN Biz Firavun'a bütün ayetlerimizi gösterdik. Fakat o yine de bütün bunlar yalan dedi ve diretti.
20-TA HA SURESİ57. "Ey Musa, sen sihrinle bizi yerimizden etmek için mi geldin?
20-TA HA SURESİ58. Madem öyle, bizde sana onungibi bir sihirle karşılık vereceğiz. Şimdi aramızda mutabık olacağımız bir buluşma yeri ve zamanı söyle" dedi.
20-TA HA SURESİ59. Musa: "Tamam, ahalinin toplanacağı bayram günü öğleye doğru uygundur." dedi
20-TA HA SURESİ60. Bunun üzerine Firavun dönüp hazırlıklara başladı. Bütün numaralarını derleyip toparladı. Nihayet beklenen gün geldi...


20-TA HA SURESİ 61. Musa: "Yazıklar olsun size, Allah'a yalan yere iftirada bulunmayın, sonra bir azap ilekökünüzü keser. Yalan yere iftirada bulunan zaten baştan kaybetmiştir." dedi.


20-TA HA SURESİ62. Sihirbazlar aralarında tartışıp anlaştılar ve gizli gizli fısıldaştılar:
20-TA HA SURESİ63. Bu iki shirbaz, sihiriyle sizi yerinizden etmek ve rejimizi yıkmak istiyor.
20-TA HA SURESİ64. Şu halde bütün maharetlerinizi birleştirin ve karşılarında tek bir saf olun. Açıkçası bu gün yenersek bir daha sırtımız yere gelmez."
20-TA HA SURESİ65. Sihirbazlar: "Ey musa önce sen mi atacaksın, yaksa ilk biz mi atalım?" dediler.
20-TA HA SURESİ66. Musa: "Haydi siz atın!" dedi bir de baktı ki, onların ipleri ve asları yapıkları sihirle kendisine sanki koşuyorlarmış gibi görünüyor.
20-TA HA SURESİ67. Musa'nın içine korku düştü.
20-TA HA SURESİ68. Dedi ki: "Korkma! Üstün gelecek olan sensin, kesinlikle!"
20-TA HA SURESİ69. Sağ elindekini at, onların yaptıklarını yakalayıp yutsun. Çünkü onların yaptıkları yalnızca sihirbaz hilesidir. Sihirbaz ise her nerede olsa felah bulmaz."
20-TA HA SURESİ70. Sonunda bütün sihirbazlar secdeye kapandılar: "Harun ile Musa'nın Rabbine iman ettik" dediler.


20-TA HA SURESİ 71. Firavun: "Demek benden izin almadan iman ettiniz, öyle mi? Size sihri öğreten ustanız bu olmalı. Ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve kesinlikle
sizi hurma dallarına asacağım. O zaman göreceksiniz hangimizin azabı daha şiddetli ve daha kalıcıymış." dedi.


20-TA HA SURESİ 72.


Sihirbazlar: "İmhanı yok bize gelen bu açık ayetlere ve bizi yaratana karşı seni tercih edemeyiz. Artık ne yapacakdan yap. Senin hükmün olsa olsa bu dünya
da geçer;

20-TA HA SURESİ 73. Açıkçası biz, günahlarımıza ve bize zorla yaptırdığın sihre karşı, bizi bağışlasın diye Rabbimize iman ettik. Asıl Allah'tır hayırlar veren ve hayrı kalıcı olan." dediler.


20-TA HA SURESİ74. HER kim Rabbine günah dolu bir hayat ile gelirse cehennem onu bekliyor; bundan hiç şüpheniz olmasın. Cehennem de ne ölmek var ne de yaşamak.


20-TA HA SURESİ 75,76. Her kim de iman eder iyilik, güzellik ve doğruluğa adanmış bir hayat ile gelirse işte onlara çok büyük dereceler vardır. Altından ırmaklar akan ebedi cennetlerin orta yeri onları bekliyor. İşte budur kendini arındırıp temizleyenleri bekleyen karşılık.


20-TA HA SURESİ77. İYİ DİNLEYİN! Sonra Musa'ya şöyle vahyettik: "Kullarımla geceleyin yürü, onlara denizde kuru bir yol aç, yakalanırız diye korkup kaygılanma."
20-TA HA SURESİ78. Firavun askerleriyle onları takip etti. Derken denizden üzerine kapanan kapandı.
20-TA HA SURESİ79. Velhasıl Firavun halkını sapıklığa sürükledi, doğru yola götürmedi.
20-TA HA SURESİ80. Ey İsrailoğulları sizi gerçekten düşmanınızdan kurtarmıştık. Sina dağının sağ yamacına sizden söz almış ve sizlere kudret helvası ile bıldırcın indirmiştik.
20-TA HA SURESİ81. Size verdiğimiz rızıkların en hoşlarından yiyin ama helal sınırlarını aşmayın. Sonra öfkemi çekersiniz. Her kim öfkemi çekerse artık iflah olmaz.
20-TA HA SURESİ82. Bununla birlikte, tövbe edip iyilik, güzellik, doğruluk için çalışan ve böylece doğru yolda yürüyen kimse için çok affediciyimdir; hiç şüpheniz olmasın.
20-TA HA SURESİ83. ÖYLE halkının yanından çabucak ayrılıp gelmene neden olan nedir ey Musa?
20-TA HA SURESİ84. Musa: "Onlar benim izimden yürürler. Acele ettim ki sen benden razı olasın ey Rabbim" dedi.
20-TA HA SURESİ85. Allah: "Öyle san, senin ardından halkını sınadık ve Samiri onları çoktan yoldan çıkardı bile." dedi.


20-TA HA SURESİ 86. Musa öfkeli ve morili bozuk bir şekilde halkına döndü. "Ey halkım, Rabbimiz size son derece güzel vaatlerde bulunmadı mı? Çok mu uzad vaat? Yoksa
üzerinize Rabbinizden öfke yağmasını mı istediniz de bana verdiğiniz sözü tutmadınız?" dedi.


20-TA HA SURESİ 87.


Onlar: "Biz sana verdiğimiz sözden kendiliğimizden caymadık. Fakat biz Mısır'dan çıkaken halktan borç olarak bir takım süs eşyaları almıştık. Onları ateşe
attık, aynı şekilde Samiri de attı" dediler.
20-TA HA SURESİ88. Senin ardından halkına büğüren bir buzağı heykeli yapıp çıkardı. "İşte sizin tanrınız ve Musa'nın tanrı bu. Fakat Musa bunu unuttu." Dediler.
20-TA HA SURESİ89. Peki görmüyorlar mıydı ki, o onlara cevap veremez. Onlara ne zarar verebilir, ne de fayda sağlayabilir.


20-TA HA SURESİ 90. İşin doğrusu, Önceden Harun onlara: "Ey Halkım, siz bununla fena halde kandırılıyorsunuz. Sizin Rabbiniz kesinlikle Rahman olandır. Gelin bana uyun ve
sözümü dinleyin!" demişti.
20-TA HA SURESİ91. Onlar ise: "Biz Musa dönünceye kadar ona saygı duymaktan asla vazgeçmeyeceğiz!" dediler.
20-TA HA SURESİ92,93. Musa gelince: "Ey Harun! Bunların yoldan çıktığını gördüğün halde neden engel olmadın? Neden bana uymadın, emrime karşı mı geldin?" dedi
20-TA HA SURESİ94. Hrun: "Kardeşim benim, yakamı bırak. Sözümü tutmayıp israiloğulları arasında ayrılık çıkardın demenden tabiki korktum." dedi.
20-TA HA SURESİ95. Musa: "Peki, senin derdin neydi ey Samiri?" dedi.
20-TA HA SURESİ96. Samiri: "Ben onların görmediklerini gördüm. Musa'nın öğretisinden bır kısmını attım. Bence böylesi daha doğru." dedi.


20-TA HA SURESİ 97. Musa: "Yıkıl karşımdan! Senin cezan ömür boyu toplumdan tecrit edilmendir. Ayrıca sana asla kurtulamayacağın bir ceza daha var. O büyük saygı gösterdiğin düzmece tanrıya bak, onu nasıl yakıp un ufak ederek deniz atacağız.


20-TA HA SURESİ98. Açın kulağınızı! Sizin tanrınız ancak Allah'tır.O'ndan başka tanrı yoktur! Allah, bilgisiyle herşeyi kuşatmıştır!" dedi...
20-TA HA SURESİ99. İŞTE BÖYLE sana geçmiş çağların önemli olaylarını anlatıyoruz. Unutma ki Bizden sana gelen, iinsanlara özünü hatırlatan bir mesajdır.
20-TA HA SURESİ100. Her kim o hatırlatmadan yüz çevirirse kıyamet gününe büyük bir yük taşımış olur; bundan hiç şüpheniz olmasın.
20-TA HA SURESİ101. Sonsuza dek bu yükün altında kalır. Kıyamet günü ne berbat bir yüktür o!
20-TA HA SURESİ102. O gün diriltici soluk esince günaha batmış olanları gözleri kan çanağına dönmüş bir vaziyette huzueumuzda toplayacağız.
20-TA HA SURESİ103,104.Kendi aralarında:"Daha on gün bile olmadı." diye fısıldaşacaklar. En akıllıları: "Bir gün bile olmadı." dediği zaman ne diyeceklerini Biz biliriz...
20-TA HA SURESİ105. SANA dağlar hakkında soruyorlar. Onlara söyle: "Rabbim onları un ufak edip savuracak.
20-TA HA SURESİ106. Yerlerini dümdüz, boş bir halde bırakacak.
20-TA HA SURESİ107. Orada ne bir kıvrım, ne de bir tepe göremeyeceksin.
20-TA HA SURESİ108. O gün bir sese çaresiz uyacaklar. Öyle ki Rahman'ın görkeminden sesler kısılacak. Mırıldanmalardan başka bir şey işitmeyeceksin.
20-TA HA SURESİ109. O gün Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başka, hiç kimsenin arabuluculuğu fayda vermeyecek.
20-TA HA SURESİ110. Çünkü Allah onların geleceklerini de bilir geçmişini de. Fakat onların bilgisi onu kuşatamaz.
20-TA HA SURESİ111. O dipdiri yaşam kaynağı ve yarattıkları üzerinde titreyenin önünde yüzler saygıyla eğilecek. Üzerinde kul hakkıyla gelenin soluğu kesilecek.
20-TA HA SURESİ112. Her kimde iman ederek iyilik, güzellik, doğruluk için çalışmışsa, ne haksızlığa uğramaktan, ne de hakkının yenmesinden korkmasına gerek kalmayacak.


20-TA HA SURESİ 113. İŞTE BÖYLECE Biz onu Arapça bir Kur'an olarak indirdik. Onda her tür uyarıyı apaçık yaptık ki belki onu okuyan, Allah'ın öfkesini çekmekten sakınır veya
titreyip kendine döner.


20-TA HA SURESİ 114.


Demek ki mülkün gerçek sahibi olan Allah yüceler yücesidir! Dolayıyla vahyi bütünüyle okumadan Kur'an'dan sonuç çıkarma da acele etme ve: "Rabbim
bilgimi artır!" de
20-TA HA SURESİ115. İYİ DİNLEYİN! Çağlar öncesinde ademe bir emir vermiştik, ama o unutmuştu, onda bir dirayet bulmamıştık.
20-TA HA SURESİ116. Meleklere: "Adem'i selamlayın! Deyince hemen selamlamışlar ancak iblis diretmişti.


20-TA HA SURESİ 117. Bunun üzerine biz de: "Ey Adem! Bu sana ve eşine düşmandır; bundan hiç şüpheniz olmasın. Sakın sizi o yemyeşil diyardan çıkarmsın, sonra pişman
olursunuz." dedik.
20-TA HA SURESİ118. Çünkü orada ne aç ne de açıkta kalırsınız.
20-TA HA SURESİ119. Ne susarsınız ne de güneşte yanarsınız dedik.
20-TA HA SURESİ120. Derken şeytan ona sinsice fısıldayarak: "Ey Adem sana son sınırına kadar toplamayı yani yıkılmayacak bir mülkün yolunu göstereyim mi? Dedi.


20-TA HA SURESİ 121.


Böylece her ikisi de yasak ağaçtan yediler. Çirkin yerleri kendilerine açılıp göründü. Üzerine yeşil bahçe yaprağından örtmeye başladır. Adem Rabbine karşı
gelmiş, yoldan çıkmıştı.
Free download pdf