Yaşayan Kur'anı Kerim

41-FUSSİLET SURESİ50.

Şayet başına gelen bir kötülükten sonra, ona tarafımızdan br nimet tattırsak mutlaka der ki: "Bu benim başarımdır. Kıyametin kopacağını hiç sanmıyorum.
Diyelim ki; koptu; Rabbim yanına gittiğimde kesinlikle beni en güzel şekilde ödüllendirecektir." Fakat o zaman inkar edenlere yaptıklarını haber vereceğiz ve
onlara yoğun bir azap tattıracağız.
41-FUSSİLET SURESİ51. İnsanoğlu böyle işte... Nimetimizi tadınca şımarıp azar, başına bir kötülük gelince de yalvarıp yakarmaya başlar.

41-FUSSİLET SURESİ52. SÖYLE ONLARA; "Şu inkar ettikleriniz gerçekten Allah'tan ise, ne duruma düşeceğinizi hiç düşündünüz mü? Çıkmaz bir uçuruma gidenden daha şaşkın kim
olabilir?"

41-FUSSİLET SURESİ53. Bir gün onlara hem evrenin engin ufuklarında hem de kendi vicdanlarının dernliklerinde ayetlerimizi öyle göstereceğiz ki sonunda onun gerçeğin ta kendisi
olduğu ayan beyan belli olacak. Rabbinin her şeye tanık olması yeterli değil mi?
41-FUSSİLET SURESİ54. Uyanın! Rablerinin karşısına çıkacaklarından şüphe içinde olanlar var. Uyanın derin uykulardan, her şeyi kuşatan O'dur...

42-ŞURA SURESİAçıklama

Mekke döneminde inmiştir. 53 ayettir. 3638 ayetlerinde iman edenlerin temel özellikleri sıralanırken "Onların işleri aralarında danışma iledir." ayetinde geçen

"danışma, fikir alma" (şura) kelimesi sureye isim olmuş görünmektedir. Surenin Allah insan ilişkisine yönelik mesajı girişte "Allah işte böyle vahyediyor" ile

başlayıp sonunda, "Allah insanla ancak (şu şekilde) konuşur." ile bitmesi bakımından son derece çarpıcıdır.

42-ŞURA SURESİ SEVGİ MERHAMETİ SONSUZ ALLAH'IN ADIYLA

42-ŞURA SURESİ1. Ha Mim.

42-ŞURA SURESİ2. Ayn Sin Kaf

42-ŞURA SURESİ3. GÜÇ ve bilgelik sahibi Allah, sana ve senden öncekilere işte böyle vahyediyor.

42-ŞURA SURESİ4. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. O, yücedir, büyüktür.

42-ŞURA SURESİ 5. Gökler üstlerinde korku ve titremeden neredeyse parçalanacak. Melekler, Rablerinin görkemini övgü ile yüceltir ve yeryüzündekiler için bağışlanma dilerler. Allah bağışlayandır, sevgi ve merhmet kaynağıdır.

42-ŞURA SURESİ6. O'NUN dışında bir takım dostlara tutunanlara gelince, Allah onları görüp gözetmektedir. Sen onların yaptıklarından sorumlu değilsin.

42-ŞURA SURESİ 7. İşte böylece sana Arapça bir Kur'an vahyettik ki, şehirlerin anası olan Mekke'de ve çevresinde bulunanları uyarasın. Hakkında asla şüphe olmayan o toplanma günüyle onları uyarasın. Bir grup cennette, bir grup ise cehennemdedir.

42-ŞURA SURESİ 8. Allah dileseydi, onların hepsini bir tek ümmet yapardı; bundan hiç şüpheniz olmasın. Fakat O, dilediğini rahmetine sokar. Zalimlerin ise bir dost ve yardımcısı

yoktur.

42-ŞURA SURESİ9. Yoksa onlar, O'ndan başka yar mı edindiler? Fakat yar ancak Allah'tır. Ölüleri O diriltir ve her şeye gücü yeten O'dur.

42-ŞURA SURESİ10. ÖYLEYSE herhangi bir şey hakkında ayrılığa düştüğünüzde karar Allah'a aittir. De ki: "O Allah beim Rabbim, ben O'na dayanır, O'na sığınırım."

42-ŞURA SURESİ 11. O, gökleri ve yeri yaratandır. Size kendinizden eşler, hayvanlardan da çiftler yaratmıştır. Bu şekilde sizi üretip duruyor. O'nun benzeri hiçbir şey yoktur. O,

hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.

42-ŞURA SURESİ12. Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Dilediğine rızkı bol verir ve kısar. O, her şeyi hakkıyla bilendir; bundan hiç şüpheniz olmasın.

42-ŞURA SURESİ 13.

O, size dinde Nuh'a tavsiye ettiğini, sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya tavsiye ettiğimizi hayat veren yol yaptı. Şöyle ki: Dini doğru tutun ve

onda ayrılığa düşmeyin. Bu davet ettiğin iş ortak koşanlara ağır geldi. Allah, bu hayat veren yola dilediğini seçecek ve kendine yönelenleri de doğru yolda

yürütecektir.

42-ŞURA SURESİ 14.

Kendilerine bilgi geldikten sonra ayrılığa düşmeleri sadece aralarındaki kin ve düşmanlıktan dolayıdır. Eğer Rabbin tarafından "belirli bir vakte kadar" şeklinde

bir söz geçmemiş olsaydı aralarında verilen hüküm mutlaka yerine getirilir ve iş bitirilirdi. Kendilerinden sonra kitaba mirasçı kılınanlar da iflah olmaz bir

şüphe içindedirler.

42-ŞURA SURESİ 15.

Bunun için sen çağrıya devam et ve emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Onların heva ve heveslerine uyma ve şöyle de: "Ben, Allah'ın indirdiği her kitaba

inandım ve aranızda adaleti gerçekleştirmekle emrolundum. Allah bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir. Bizim işlediklerimiz bize, sizin işledikleriniz sizedir.

Bizimle sizin aranızda tartışılacak bir şey yoktur. Allah, hepimizi bir araya toplayacaktır. Dönüş de ancak O'nadır."

42-ŞURA SURESİ 16. Bu kabul edildikten sonra Allah hakkında tartışmaya kalkışacakların delilleri Rableri katında geçersizdir. Onlar büyük öfke çekmişler ve şiddetli bir azabı hak

etmişlerdir.

42-ŞURA SURESİ17. Gerçeğin ta kendisine dair Kitap ve mizanı indiren Allah'tır. Sen nereden bileceksin belki de o saat (kıyamet) yakındır.

42-ŞURA SURESİ 18. Kıyamete inanmayan imansızlar, onun çabuk kopmasını isterler. İnananlar ise, ondan korkarlar ve onun gerçek olduğunu bilirler. İyi bilin ki, Kıyamet günü

hakkında tartışanlar derin bir sapıklık içindedirler.

42-ŞURA SURESİ19. Allah, kullarına karşı çok cömerttir, dilediğini rızıklandırır. O, kuvvetlidir, mutlak güç sahibidir.

42-ŞURA SURESİ20. Kim ahiret kazancını isterse, onun kazancını artırırız. Kim de dünya kazancını isterse, ona da istediğinden veririz, fakat onun ahirette hiçbir payı yoktur.

42-ŞURA SURESİ 21. Yoksa, Allah'ın izin vermediği bir dini kendilerine tutulacak yol kılan ortakları mı var? Eğer (cezaların ertelenmesine dair) kesin hükmü olmasaydı, derhal aralarında hüküm verilirdi. Şüphesiz, zalimler için elem dolu bir azap vardır.

42-ŞURA SURESİ 22. Sen, zalimlerin yaptıkları şeyler tepelerine inerken bu yüzden korku ile titrediklerini göreceksin. İnanıp yararlı işler yapanlar da cennet bahçelerindedirler.

Onlar için Rableri katında diledikleri her şey vardır. İşte bu büyük lütuftur.

42-ŞURA SURESİ 23.

İşte bu, müjdeyle Allah, inanıp iyilik, güzellik, doğruluk için çalışan kullarını müjdeliyor. Onlara söyle: "Ben buna karşılık sizden, akrabalıktan doğan sevgiden

başka bir karşılık istemiyorum." Kim güzel bir iş yaparsa, daha güzelini bağışlarız. Allah, çok bağışlayandır, şükrün karşılığını verendir; bundan hiç şüpheniz

olmasın.

42-ŞURA SURESİ 24. YOKSA onlar "Allah'a karşı yalan söyleniyor"mu diyorlar? Allah müstehak görürse seninde kalbinin üstünüe mühür basar. Allah sahte olanı yok eder, sözleriyle gerçeğin ta kendisini ortaya çıkarır. Allah sinelerin özünü biliyor; Bundan hiç şüpheniz olmasın.

42-ŞURA SURESİ25. Kullarının tövbesini kabul eden, kötülüklerini affeden ve bütün yaptıklarınızı bilen O'dur.

42-ŞURA SURESİ 26. İman edip iyilik, güzellik, doğruluk için çalışanların duasını kabul buyurur. Engin cömertliğinden fazlası ile verir. Kafirlik edenleri ise şiddetli bir azap bekliyor.

42-ŞURA SURESİ 27. Bununla beraber Allah kullarına bol bol rızık seriverseydi, yeryüzünde azar ve taşkınlık ederlerdi. Fakat dilediği kadar, ölçü ile indiriyor. O kullarını işitiyor,

onları görüyor; bundan hiç şüpheniz olmasın.

42-ŞURA SURESİ28. İnsanlar ümitlerini kesmişlerken yağmuru indiren sevgi ve merhametini her tarafa yayan O'dur. En sadık yar ve övülmeye en layık olan O'dur.

42-ŞURA SURESİ29. Gökleri, yeri ve bu ikisi içinde yaydığı canlıları yaratması, O'nun ayetlerindendir. O, dilediği zaman, onları bir araya getirmeye de gücü yetendir.

42-ŞURA SURESİ30. Başınıza her ne musibet gelirse, kendi yaptıklarınız yüzündendir. O, yine de çoğunu affeder.

42-ŞURA SURESİ31. Yeryüzünde O'nu aciz bırakamazsınız. Sizin için Allah'tan başka hiçbir dost ve yardımcı yoktur.

42-ŞURA SURESİ32. Denizde dağlar gibi yüzen gemiler, O'nun varlığının ayetlerindendir.

42-ŞURA SURESİ33. O, dilerse rüzgarı durdurur da onlar denizin üstünde durakalırlar. Elbette bunda çok sabreden, çok şükreden herkes için ibretler vardır.

42-ŞURA SURESİ34. Yahut içindekilerin yaptıklarından dolayı onları helak eder, birçoğunu da affeder.

42-ŞURA SURESİ35. Allah, böyle yapar ki, ayetlerimiz hakkında tartışanlar, kendileri için kaçacak bir yer olmadığını bilsinler.

42-ŞURA SURESİ36,37,38,39.

ÖZETLE size her ne verilmişse, bu dünya hayatının geçici mutluluğudur. Allah'ın yanında bulunanlar ise daha hayırlı ve kalıcıdır. yardımlaşırlar. Onlar büyük

günahlardan ve açık çirkinliklerden uzak dururlar ve öfkelendikleri zaman bağışlamasını bilirler, Onlar Rablerinin davetini kabul ederler ve canı gönülden

destek verir/dayanışma içinde olurlar. İşlerini aralarında danışarak yürütürler. Kendilerine verdiğimiz rızıklardan infâk ederler/verirler. Bir zorbalıkla

karşılaştıklarında yekvücut olup kendilerini savunurlar.

42-ŞURA SURESİ 40. Bir kötülüğün karşılığı, onun gibi bir kötülüktür (ona denk bir cezadır). Ama kim affeder ve arayı düzeltirse, onun mükafatı Allah'a aittir. Şüphesiz O, zalimleri

sevmez.

42-ŞURA SURESİ41. Zulme uğradıktan sonra, kendini savunup hakkını alan kimseye (ceza vermek için) bir yol yoktur.

42-ŞURA SURESİ42. Ceza yolu ancak insanlara zulmedenler ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenler içindir. İşte onlar için elem dolu bir azap vardır.

42-ŞURA SURESİ43. Her kim de güçlüklere göğüs gerer sabreder ve kusurları bağışlarsa, işte erdemli davranış budur.

42-ŞURA SURESİ 44. DEMEK Kİ Allah, kimi şaşırtırsa artık bundan sonra onun hiçbir dostu yoktur. Azabı gördüklerinde zalimlerin, "Dünyaya dönmek için bir yol var mı?" dediklerini görürsün.

42-ŞURA SURESİ 45. Yine onları, Ateşe sunulurken zilletten başlarını öne eğmiş, göz ucuyla gizli gizli baktıklarını görürsün. İnananlar da, "İşte asıl ziyana uğrayanlar, kıyamet

günü kendilerini ve ailelerini ziyana sokanlardır" diyecekler. İyi bilin ki zalimler, sürekli bir azap içindedirler.

42-ŞURA SURESİ46. Onları Allah'ın önünden kurtaracak yar ve yardımcıları yoktur. Allah kimi de sapkınlığa düşürürse artık onun içinde çıkar bir yol yoktur

42-ŞURA SURESİ 47. Allah'tan, geri çevrilmesi imkansız olan bir gün gelmeden önce, Rabbinizin çağrısına kulak verin. O gün sizin için ne sığınacak bir yer vardır, ne de

(günahlarınızı) inkar edebilirsiniz!