Yaşayan Kur'anı Kerim

(Arzum) #1

10-YUNUS SURESİ 2.


Kendi içlerinden birine, "İnsanları uyanışa çağır ve iman edenlere sözü namus bilerek yaşadıkları tkdirde Rableri katında giderek yükselecekleri müjdesini
ver!" diye vahyedişimiz çok mu tuhaf ki kafirler; "Bu parlak vaadlerle büyüleyici sözler söyleyen birisi" diyorlar.

10-YUNUS SURESİ 3. Sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı evrede yaratan, sonra görkemli egemenliği ile iş ve oluşu çekip çeviren Allah'tır. İkincisi olmadan, yalnızca kendisinin iradesi iledir bu yaratma İşte Rabbiniz Allah budur. Şu halde O'na ibadet ediniz. Bu zihin tutulması neden?


10-YUNUS SURESİ 4.


Hepiniz topluca O'na dönecksiniz. Bu, Allah'ın gerçeğin ta kendisi olan sözüdür. Çünkü O yaratmayı başlatıyor, sonra yenileyerek sürdürüyor. İman edip
iyilik, güzellik, doğruluk için çalışanların karşılığını adalet ve eşitlikle vermek için... Kafirleri ise inkarları yüzünden kaynar sudan bir içecek ve acı bir azap
bekliyor.

10-YUNUS SURESİ 5. Güneş'i ışıldatan, Ay'ı parıldatan ve yılların sayısını bilerek zamanı ölçebilesiniz diye Ay'a dolaşma menzilleri belirleyen O'dur. Allah, bunu gerçeğin ta kendisi
olarak yarattı. Bilinçlenmek isteyen bir halk için ayetleri ayrıntılı bir şekilde açıklıyor.
10-YUNUS SURESİ6. Gece ile gündüzün birbiri ardınca değişip durmasında, ve Allah'ın göklerde ve yerde yarattıklarında, Allah bilinciyle yaşayacak bir halk için ibretler vardır.


10-YUNUS SURESİ 7,8. Bize kavuşmayı ummayan dünya hayatına razı olup onunla yetinenler ve Bizim ayetlerimizden gafil olanlara gelince; işte bunların kazandıklarının karşılığı
olarak varacakları yer ateştir.


10-YUNUS SURESİ 9. İman edip iyilik, güzellik, doğruluk için çalışanları ise imanları sebebiyle Rableri doğru yolda yürtür. Bunların nimetlerle dolu cennetlerde ayaklarının altından ırmaklar akacak, ırmaklar çağıldayacak.


10-YUNUS SURESİ 10. Orada sürekli olarak "Ey Allah'ım! Sen her türlü eksiklerden uzaksın, çok yücesin." diyecekler. Birbirlerini "Selam!" diye karşılayacaklar. Bütün işleri dönüp
dolaşıp, alemlerin Rabbi olan Allah'ı övüp yüceltmek olacak.


10-YUNUS SURESİ 11.


EĞER Allah, insanlara hayrı çarçabuk istedikleri gibi şerri de çarçabuk verseydi, işleri çoktan bitmişti. Fakat Biz, Bize kavuşmayı ummayanları azgınlıkları
içinde körkütük bırakırız.

10-YUNUS SURESİ 12. İnsanoğlunun başı belaya girince, oturup kalkarken, yatarken hep Bize yalvarıp durur. Belayı savdık mı, sanki yalvarıp yakaran kendisi değilmiş gibi hiç oralı
olmaz. İşte kendini bitirenlere yaptıkları böyle güzel görünüz.


10-YUNUS SURESİ 13. Açın kulağınızı! Biz, sizden önceki çağların zalimlerini helak ettik. Peygamberleri apaçık sözlü uyarılar getirmişlerdi, onlarsa imansızlık edip duruyorlardı.
Günaha batmış bir halkın bizden göreceği karşılk işte budur.
10-YUNUS SURESİ14. Sonra yaryüzünde, onların ardından sizi getirdik. Bakalım nasıl ameller işleyeceksiniz.


10-YUNUS SURESİ 15.


HAL BÖYLEYKEN, ayetlerimiz apaçık sözlü deliller olarak karşılarında okunduğu zaman Bize kavuşmayı ummayanlar, "Bundan başka bir Kur'an getir veya
bunu değiştir." dediler. Onlara söyle: "Onu kendiliğimden değiştirmem, benim için olacak şey değildir. Ben ancak bana vahyolunana uyarım. Rabbime isyan
edersem, büyük bir günah azabından korkarım; hiç kuşkusuz."

10-YUNUS SURESİ 16.


Söyle onlara: "Eğer Allah isteseydi, ben onu size okumazdım, hiç bir şekilde de size onu bildirmezdi. Siz de biliyorsunuz bundan önce bir ömür boyu aranızda
yaşadım. Bu akıl tutulması neden?

10-YUNUS SURESİ 17. Uydurduğu yalanları Allah'a yakıştıran veya O'nun ayetlerine yalan diyenden daha zalim kim olabilir? Günaha batmış olanlar kurtuluşa eremez; bundan hiç şüpheniz olmasın.


10-YUNUS SURESİ 18. Allah'ı bırakıp, kendilerine ne zarar, ne de fayda verebilecek şeylere tapıyorlar ve "İşte bunlar Allah katında bizim aracılarımızdır" diyorlar. De ki: "Siz, Allah'a
göklerde ve yerde O'nun bilmediği bir şeyi mi haber vereceksiniz!? O, onların ortak koştukları şeylerden uzaktır, yücedir.".


10-YUNUS SURESİ 19. İnsanlar bir zamanlar tek bir topluluk halinde idiler; sonra ayrılığa düştüler. Eğer Rabbinden daha önce verilmiş bir söz olmasaydı, ayrılığa düştükleri şeyler hakında şimdiye kadar aralarında çoktan karar verilmiş iş bitmiş olurdu.


10-YUNUS SURESİ 20. DİYORLAR Kİ: "Ona Rabbinden bir mucize indirilmesi gerekmiyor mu?" Söyle onlara: "Gayb ancak Allah'a aittir. Bekleyin, bende sizinle beraber
bekleyenlerdenim."


10-YUNUS SURESİ 21.


İnsanlara darlıktan sonra rahatlık tattırdığımız zaman, ayetlerimiz hakkında hemen kafaları karıştırmak için bib bir hile çevirmeye başlarlar. Söyle onlara:
"Allah'ın karşılık vermesi daha çabuktur." Elçilerimiz çevirdikleri hileleri bir bir yazıyor.

10-YUNUS SURESİ 22.


Sizleri karada ve denizde gezdiren O'dur. Örnğin gemilerle gezersiniz... Püfür püfür esen rüzgar eşliğinde sizi alıp götürürler. Tam o sırada şiddetli bir
fırtınaya yakalanırsınız. Her yerde dalgalar yükselir; öldük bittik sanırsınız. O anda Allah ve din aklınıza gelir; yalvarıp yakarmaya başlarsınız. "Eğer bizi
bundan kurtarırsan şükreden kullarından olacağız, söz dersiniz...

10-YUNUS SURESİ 23. Fakat kurtulur kurtulmaz, yeryüzünde haksız olarak azgınlığa başlarsınız. Ey insanlar! Yaptığınız bütün azgınlıklar, dönüp dolaşıp yine size dokunacaktır. Dünya hayatının biraz zevkini sürersiniz, sonra döner bize gelirsiniz. Bizde bütün yaptıklarınızı size haber veririz.


10-YUNUS SURESİ 24.


Dünya hayatı, gökten indirdiğimiz suya benzer... Yeryüzündeki otlar, insan ve hayvanların yediği bitkiler emer onu. Böylece toprak yeşermiş takılarını takmış,
süslenmiştir. Toprak sahipleri de sanır ki, buraların eğemeni onlar. Derken, gece veya gündüz gelen bir afetimizle, sanki daha dün yerinde değilmiş gibi
biçer atarız. İşte zihni tutulmamış bir halk için ayrıntılı olarak ayetlerimizi böyle açıklıyoruz.
10-YUNUS SURESİ25. Allah, barış ve esenlik yurduna çağırıyor. Allah kimi layık görürse onu doğruluk ve dürüstlük yolunda yürütür.


10-YUNUS SURESİ 26. Güzel ahlak sahiplerini, daha güzel bir karşılık hatta daha fazlası bekliyor. Onların ne yüzleri kara çıkacak ne de yaptıklarından utanacaklar. Bir daha
çıkmamak üzere cennete girecekler.


10-YUNUS SURESİ 27. Kötü işler yapanlara gelince, kötülüğün karşılığı kendisi kadardır. Onlar yaptıklarından utanacaklar. Allah'ın elinden kurtulamayacaklar. Sanki yüzleri, katran
karası simsiyah kesilecek. Bir daha çıkmamak üzere cehenneme girecekler.


10-YUNUS SURESİ 28. O gün hepsini mahşere toplayacağız. Sonra ortak koşanlara; "Siz ve ortak koştuklarınız olduğunuz yerde kalın" diyecek ve aralarını ayıracağız. Ortak koştukları da "Siz bize tapmıyordunuz.


10-YUNUS SURESİ29. Şimdi sizinle bizim aramızda tanık olarak Allah yeter. Doğrusu sizin bizi tanrılaştırdığınızdan asla haberimiz yoktur!" diyecekler.


10-YUNUS SURESİ 30. İşte burada herkes, geçmişte yaptıklarından hesaba çekilecek. Hepsi, gerçek sahipleri olan Allah'a döndürülecek. Uydurp durdukları ise kendilerini yüzüstü bırakarak ortalıktan kaybolacak...


10-YUNUS SURESİ 31. ONLARA SOR: "Size gökten ve yerden kim rızık veriyor? O kulak ve gözlerin sahibi kim? Kim ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkarıyor? Kim çekip çeviriyor iş ve
oluşu? Hemen "Allah" diyecekler. Cevap ver: "O halde Allah'ın öfkesini ekmekten neden sakınmıyorsunuz?


10-YUNUS SURESİ 32. İşte O Allah, sizin gerçeğin ta kendisi olan Rabbinizdir. Gerçeğin ötesinde sapıklıktan başka ne vardır? Şu halde neden gerçeğin ta kendisine aldırış etmiyorsunuz?


10-YUNUS SURESİ33. Böylece yoldan çıkanlara, Rabbinin sözünün buşuna olmadığı ortaya çıkmış oldu; "onlar inanmayacaklar."


10-YUNUS SURESİ 34. Sor onlara: "Sizin ortak koştuklarınız arasında, yaratmayı başlatıp sonra yenileyerek sürdüren birisi var mı?" Cevap ver: "Alah yaratmayı başlatır, sonra yenileyerek sürdürür. Şu halde neden yoldan saptırılıyorsunuz?"


10-YUNUS SURESİ 35. Sor onlara: "Sizin ortak koştuklarınız arasında, gerçeğe ulaştırcak birisi var mı? Cevap ver: "Allah gerçeğe ulaştırır. O halde gerçeğe ulaştıran mı uyulmaya
layıktır, yoksa yol göstermedikçe kendi kendine onu bulamayan mı? Şu halde size ne oluyor? Nasıl karar veriyorsunuz?"


10-YUNUS SURESİ 36.


Onların çoğu sadece kuruntularının peşinden gidiyor. Fakat kuruntu, gerçek adına hiçbir şey ifade etmez. Allah onların ne yaptıklarını çok iyi biliyor; Bundan
hiç şüpheniz olmasın.

10-YUNUS SURESİ 37. Bu Kur'an Allah'tandır. Başkası tarafından uydurulamaz. Önceki çağlaradan doğru namına ne kalmışsa hepsini sürdürmektedir. Ayrıntılı bir şekilde açıklanan bu kitap, alemlerin Rabbi tarafından indirilmiştir. İçinde hiçbir tutarsızlık yoktur.


10-YUNUS SURESİ 38. Yoksa "onu uydurdu" mu diyorlar? Söyle onlara: "Peki onun gibi bir sure getirin bakalım. Allahtan başka gücünüzün yettiğini de çağırın. Eğer sözünüzün eri
iseniz yapın bunu."


10-YUNUS SURESİ 39. Hayır! Onlar, hakkında tam bilgi sahibi olmadıkları ve anlamadıkları bir şeye "yalan" dediler. Bunlaradan önce gelip geçenler de böyle yalanlamaya kalkmışlardı. Ancak bak, zalimlerin sonu ne oldu.


10-YUNUS SURESİ40. Onlardan buna inanacaklar da var inanmayacaklar da. Rabbin, niyeti bozuk olanları çok iyi biliyor.


10-YUNUS SURESİ 41. Eğer "Sen yalan söylüyorsun." diye ısrar ederlerse de ki: "Benim yaptığım bana, sizin yaptığınız size. Siz benim yaptığımdan sorumlu değilsiniz, bende sizin yaptığınızdan sorumlu değilim.


10-YUNUS SURESİ42. Aralarında sana kulak veriyormuş gibi yapanlar var. Akılları tutulmuşken sağırlara sen mi duyuracaksın?
10-YUNUS SURESİ43. İçlerinden sana bakıyormuş gibi yapanlar da var. Vicdanları körelmişken körleri sen mi yola getireceksin?
10-YUNUS SURESİ44. Açın kulağınızı! Allah insanlara zerre miktarı haksızlık etmez, ama insanlar kendilerine haksızlık ederler.


10-YUNUS SURESİ 45. Allah mahşer günü onları toplayınca, dünyada sanki tanışmalarına yetecek kadar; gündüzün bir saatinden fazla kalmamışlar gibi gelecek. Allah'ın huzuruna
çıkacaklarını yalanlayıp da doğru yolda yürümemiş olanlar çok pişman olacak, çok!


10-YUNUS SURESİ 46. Onlara söz verdiğimizin bir kısmını sana hemen göstersek veya göstermeden canını alsak da, onların dönüşü Bizedir. Allah onların bütün yaptıklarını görüyor.


10-YUNUS SURESİ47. HER toplumun bir peygamberi vardır. Peygamberleri gelince aralarında adalet ve eşitlikle karar verilir, hiç birine haksızlık edilmez.

Free download pdf