— Aman; pek mühim bir haberim var!.. Deyince, öbür zat
çekilip gitmiş. Hâmid, merakla sormuş:
— Bir şey değil... Sizi o lâfazan adamın elinden kurtarmak
için söyledim!..
— Teşekkür ederim amma, şimdi senin elinden beni kim
kurtaracak?
*****
Son günlerinde; evinin civarındaki bir doktor, sık sık
kendisini muayeneye gelir ve vizita ücretini alırmış. Hâmid,
doktora para yetiştiremeyince, bir gün yastıktan başını
kaldırıp:
— Burada, beni bırakmıyan birisile aramıza girmeseniz iyi
olur!.. Deyince, doktor şaşırmış:
— Fakat odada ikimizden başka kimse yok ki?..
— Var... Fakat onu ancak ben görürüm: O zatın adı
Azraildir... Kaç defa, tıbbî müdahalenizle, aramıza girmiş
bulundunuz!.. Korkarım, belki sabrı tükenir de, benim
yerime sizi alıp götürür!..
*****
Bilmeyiz hangi kadın için:
Diyebilen Hâmid söz oyunlarında üstattı. Bir gün hayatın
felsefesini yaparlarken, onun da fikrini sormuşlar.
— Bence hayatta şu üç zevk olmasaydı, dünya pek tatsız
olurdu... demiş; ben hep bu üç noksanı tamamlamıya
çalıştım!..