Abdülhak Hâmid'in evindeki toplantılarda, herkesin belirli
bir yeri, bir köşesi, bir iskemlesi olurdu. Mesela Halit Ziya
ve Cenap Şahabettin'in kendisine en yakın koltuklarda
oturması, bu evin geleneklerinden sayılırdı. Üstâdın evine
sonradan gelmeye alışan kişiler ve gençler, salonun kapıya
yakın köşesindeki iskemlelere otururlardı. Şayet misafirler
arasında İbnülemin Mahmut Kemal Bey bulunursa, onun
koltuğu Abdülhak Hâmid’in en yakınında, daha çok karşı-
sına doğru konulmuş olurdu.
Bir keresinde, Halit Ziya Uşaklıgil, İsmail Hâmi Danişment,
Mithat Cemal Kuntay, Ahmet Reşit, Namık Kemal'in oğlu Ali
Ekrem Bolayır, Faruk Nafiz Çamlıbel, Yusuf Ziya Ortaç,
Yusuf Razi ve şimdi adlarını hatırlayamadığım tanınmış
kişiler oradaydılar.
4 KEZ EVLİLİK
Üçü kız, ikisi erkek olan Abdülhak Hâmid’ler 5 kardeştiler.
En büyükleri Abdülhak Nasuhi Bey, parlamenterlik ve valilik
yaptı. Babaları ölünce ailenin yükünü o omuzladı. Hâmid'in
bile ilk eşi ve çocukları kısa müddet onun yanında kaldılar.
Hâmid'ten 21 yaş büyük Nasuhi Bey, 1912 yılında 82
yaşında öldü. Hâmid'in Hayrünnisa ve Nurunnisa adındaki
kızkardeşleri küçük yaşta ve evlenmeden öldüler.
Kızkardeşlerinin en küçüğü olan Abdülhak Mihrinnisa
Hanım, ağabeyini taklit eden bir şairdi. Keçeci Fuat Paşa’nın
torunu Hikmet Fuat Bey’le evlenmiş, üç yıl sonra boşan-
mıştı.
Abdülhak Hâmid 4 defa evlendi. Üzerinden 5 nikâh geçti.
Son eşi Lüsyen Hanım'la iki kez evlendiği için, üzerinden 5
nikâh geçti dememizin nedeni budur.
Şairimizin ilk eşi, Türk edebiyatına “Makber” adlı eserin
kazanılmasına neden olan Fatma Hanım’dı. Veremden