de diyordu. ‘Bu aşamada, silahlı güçlerin güvenliği ve denetimi
için bazı uluslararası güçlerin desteği aranabilir’ önerisinde bu-
lunuyordu.
‘Demokratik Barışın Eylem Planı’ başlıklı taslakta Öcalan,
üçüncü aşamayı 7 madde şeklinde formüle etmişti. ‘Bu aşamanın
temel amacı normal yaşama geçiştir, savaş ortamından kalıcı
barış ortamında güvenlik içinde yaşamla bütünleşmelidir’ şeklin-
deki vurgudan sonra, silah bırakma sürecine ilişkin aynen şöyle
yazmıştı:
“Silahların bırakılması, varlıksal ve özgürlüksel olarak Kürt-
lerin sorununun çözüme kavuşturulmasına bağlıdır.”
Öcalan, hazırladığı bu eylem planının bir taslak olduğu ve
tarafların bunu ortak bir metne dönüştürebileceğini söyledi.
İmralı’da devlet adına görüşmelerde bulunan heyet, bu taslağı
kabul ederek, gereken adımların atılacağına dair taahhütte bu-
lundu.
Öcalan’ın mesajları şubat ve mart aylarında PKK yönetimine
ulaştı. PKK, iki kez Öcalan’a süreçten duyduğu kaygıları aktardı;
geri çekilmenin hemen olmayacağını düşünüyordu. KCK yöne-
timi, Öcalan’a kaygılarını aktarıyor ama ‘geri çekilme asla olmaz,
biz uygun görmüyoruz’ gibi net bir yanıt vermiyordu.
KCK’nin bu kaygılarını geniş mektuplarla yanıtlayan Öcalan,
senkronize adımların atılacağı taahhüdüne dayanarak ‘geri çe-
kilmeyi’ içeren Newroz 2013’teki tarihi mesajını hazırladı.
Murat Karayılan 25 Nisan’da basın toplantısı düzenleyerek, 8
Mayıs’ta geri çekilmeye başlayacaklarını açıkladı. Ama süreç
karşılıklı adımlarla devam edecekti. 8 Mayıs 2013’te ilk gerilla
grubunun geri çekilmeye başlamasından birkaç gün sonra Bülent
Arınç, ‘cehennemin dibine gitsinler’ diyerek, sözcüsü olduğu
hükümetin tavrını açıkladı. Oysa hükümetten beklenen bu değil,
yasal adımların atılması ve ikinci aşamaya geçmek için hazırlık
yapmasıydı.
Ama bırakalım karşılıklı adım atmayı, Öcalan’la 15 günde bir
yapılması gereken görüşmeler bile engellendi. Fakat PKK yö-
netimi, ‘Başkanımızla neden görüşmeler olmuyor, eğer gö-
Kürt sorununun çözümüne ‘çözüm süreci’ operasyonu