Akâid Risâleleri - Tekfir Şer’i Bir Hükümdür

(lazimdegil) #1
يلدب

ّ
لاإ تبثي لا ،ىلاعت لله
ّ

قح

ّ

يعرش مك
ُ

ل ح ريفكتلا

4

Allah’ın kudretine imanı gerekli görse de hakkı ile bu kudretin


sonsuzluğunu ve nerelere kadar taalluk edeceğini tayin etmek


ancak risalet hücceti ile bilebilir. Zaten bu hadisteki te’vil ve


yorumlardan birisi de budur.


Hakikatte büyük şirkte cehaleti mazeret kabul etmeyen

âlimlerin söylemiş olduğu şey tam da budur.


Zira kül hadisinde geçtiği üzere Allah’ın sonsuz

kudretini takdir etmedeki hata eğer küçük küfür olsa idi işkâl


kökünden çözülmüş olurdu. Ancak büyük küfür olmasına


rağmen hafi meselelerden sayıldığı için bu kimse cehaleti ile


mazur sayılmış ve Allah’ın mağfiretine nail olmuştur.


Oysa Fıtrat, akıl, Misak delilleri ile dinin asıllarında

cehalet mazeret değildir. Ancak risalet hücceti ile bilinecek


büyük şirk ve küfre taalluk eden meselelere gelince; eğer bu


kimseler İslam beldelerinden uzak bir belde de yaşıyorlarsa ya


da ilim elde etme imkânları yoksa ya da İslam'a yeni


girmişlerse ya da hafi meselelerden bir mesele ise; bu


kimselere hüccet ikame etmeden tekfir etmek caiz değildir.


Bu rububiyyet tevhidinde de olabilir uluhiyyet

tevhidinde de olabilir. Nihayetinde isim sıfat tevhidinde de


olabilir.


İmam Şafi rahimehullah bu konuda şöyle demiştir.

“...Allah’ın isim ve sıfatları vardır. Onları hiç kimse

reddedemez. Buna rağmen bir kimse hüccetin ulaşmasından


evvel onlardan bir şeye muhalefet ederse, cehaleti yüzünden

Free download pdf