minin en yüksek olduğu bu Avrupa
ülkesinde yazmaya kalkışmasıydı. Vi-
king Press roman yerine Parker’ın kısa
öykülerinin bir derlemesiyle yetindi.
Sinema filmi senaryosu yazdığı kısa
dönemin ardından artık New York’tay-
dı. Zelda hastanedeyken Scott Fitzge-
rald ile kısa bir ilişki yaşadı. Yıllar ön-
ce tanıştıklarında Fitzgerald ona Ala-
bama ve Georgia’nın en güzel kızıyla
evleneceğini söylemişti. Parker ise
Zelda için şöyle demişti; “Onu hiçbir
zaman güzel bulmadım. Çok sarışındı.
Çikolata kutusu gibi bir suratı ve fi-
yonk gibi küçük bir ağzı vardı. Çok
minyondu ve aksi bir tarafı vardı; bir
şey hoşuna gitmediğinde surat asardı.”
1934’te oyuncu ve senaryo yazarı
Alan Campbell’le evlenen Parker Los
Angeles’a taşındı. Hollywood’un ünlü
çifti olarak karşılandılar. Parker’ın
halkça tutulmuş olması film şirketleri-
nin onları işe almak için peşlerinden
koşmasını sağladı. Parker başlangıçta
haftada bin dolara anlaşırken kocası
haftada iki yüz elli dolar alıyordu -
Campbell ise yaramaz bir eleman de-
ğildi, iyiydi; The New Yorker ’da kısa
hikayelerinin on dokuzunu yayınlattı.
İyi bir takımdılar.
1940’ta Alfred Hitchcock filmi Sabo-
teur ’ü yazan Parker filmde rol de aldı.
1949’da ise Lady Windermere’s Fan ’i
“The Fan” adıyla uyarladı.
Bir martini isterim
En çok iki tane
Altındayım masa-
nın üçten sonra
Ev sahibinin
dörtten sonra