Kur’an’da semboller, simgeler, imgeler
Bu makalede sizi
Kur’an’ın engin sembolik
dünyasında bir
yolculuğa çıkarmak
istiyorum.
Çünkü Said Nursi’nin
“Mecaz avama inince
hakikate dönüşür”
demesinden de
anlaşılacağı gibi bu
konuda nice çamlar
devirildiğini görüyoruz. Kur’an’da imgeler, simgeler ve semboller konusuna
fransız kimileri Kitab’ı hurafeler, mucizeler ve harikalar diyarına çevirmiş
durumda...
Kitab “Ekmek arslanın ağzında” diyor, bizim ‘molla’ gidip hayvanat
bahçesindeki arslanın ağzında ekmek arıyor.
Kitab “Göle maya çalınmaz” diyor, bizim ‘molla’ unla, değirmenle, gölle
uğraşıyor.
Kitab “Herkes gider Mersin’e, o gider tersine” diyor, bizim ‘molla’
otogarlarda mersin yolcusu arıyor.
Bu konuda vahim yanlışlara bizzat şahit olduğum için Kur’an’ın sembolik
tabir ve deyimleri hakkında yazmak vacip oldu.
Kur’an’da sembolizm vardır, evet, ama bu helallerde ve haramlarda değil;
daha çok metafizikî konuları kavratmada, kimi kıssalarda ve hatta
kıssaların kimi tabir, kelime ve deyimlerindedir.
Bu konular tefsir usulü kitaplarının mecaz-hakikat, muhkem-müteşabih
bölümlerinde uzun uzun ele alınır.
Bizim buradaki yaklaşımımız olaya daha “sosyal” pencereden bakmaktan
ibaret. Çünkü İslam’ı, “bireysel kurtuluşçu” ve “terapik din” olarak
değil; toplumsal kurtuluşçu, devrimci, sosyal bir din olarak ele alıyoruz.
Bunun böyle olduğunu bizzat Kur’an’ın kendisi bize öğretiyor.
Aşağıda “avamın elinde hakikate dönüşen” Kur’an’ın 25 imgesel ve
simgesel tabir ve deyimini sıraladım. Kur’an’ın engin ve zengin sembolik
dünyasında yapacağımız bu kısa yolculuk umarım işinize yarar...
Kur’an’da imgesel ve simgesel anlatım en yoğun şekilde Adem kıssasında
görülür. O halde buradan başlayalım.
“Adem” biz insanları, “şeytan” içimizdeki Allah’tan uzaklaştırıcı kötülük
dürtülerini, “ateş” hırs, şehvet, haset gibi dürtüleri, “iblis” Allah’a
güvenemeyen yanımızı, “mülk-i la yeblâ” (yıkılmayacak servet ve
iktidar) sahip olma hırsımızı, “şecere-huld” (sonsuzluk ağacı) bunun için
son sınırına kadar (bilgiyi, serveti ve iktidarı) toplamayı, biriktirmeyi ifade
eder. Çünkü Allah’a (doğaya, rızka, topluma, kamuya, cemaate)
güvenmeyen yanımız (iblis), bunlardan ümidini kesmekte ve böylece bizi
bunlardan uzaklaştırmaktadır. Bundan dolayı da içimizdeki güvensizliği ve