AHMET YESEVÎ

(ŞİİR PARKI) #1

atılması, Ahmed Yesevî’nin bir insan olarak örnek alın-
masının önünde engel oluşturmaktadır. Elbette bazı tarihî,
dinî şahsiyetlere Allah tarafından verilen olağan dışı
özellikler vardır; ancak bunun, ayrıca verildiğini, aslında
insan yaratılışında bulunmadığını bilmemiz gerekmektedir.
Bu özellikleri ya da keramet adı verilen olguları, birinci
planda tutarak insan kimliğini gölgede bırakmış oluyoruz.
Sözlü geleneğe sahip bir millet olarak, yaşamış kimseleri ya
da yaşanmış olayları sözlü bir şekilde geleceğe aktarmış;
bu aktarım esnasında ise insanları ve olayları hayal dünya-
mızda yoğurarak yeni kimlikler kazandırmışız.


Bu durum, olayları değerlendirirken kesin sonuçlara varmak
konusunda bir takım zorluklara neden olmuştur. Ancak yine
de doğruluk ve gerçeklik kavramlarını insan üzerinden
geliştirebilirsek, insanüstü özellikler, edebi eserlerin konusu
olacak, insan ise tüm canlılığıyla yanı başımızda duracaktır.


Ahmed Yesevî’ye yaşadığı dönem ve coğrafya açısından
baktığımızda çağının ve kültürünün getirdiklerine uygun
hareket ettiğini görürüz. Onu, o devrin içinden çıkıp bu
devirde değerlendirebilirsek, değişmeyen olguların dışında
değişebilecek, günümüze uygun hâle getirilebilecek pek çok
şey olduğunu görebiliriz. Zeybek (2010, s. 52), basit ama
dikkatimizi çekmeyen bir yönü bizlere şu cümle ile göste-
riyor:


“Dokuz yüz yıl önce Müslümanlar, kaşıkla yemek yesin diye
kaşık yapan Ahmed Yesevî nerede; bugünkü çağda bile elle
yemeyi sünnet sananlar nerede?”


Peygamber sevgisinin birebir onun içinde yaşadığı kültürü
taklit ile olmayacağını çok iyi anlayan Ahmed Yesevî’yi
örnek alabilmemiz için onu, içinde bulunduğu çağdan ve
keramet yığınından kurtarmamız gerekmektedir. Bunu da,
hikmetlerini dahi, sadece olağandışı insanlara has özellikleri
67

Free download pdf