Eğer Önderliğin müdahalesi tasfiyeciliği etkisizleştirmede rol
oynamasaydı biz 2004 hamlesini yapamazdık. Evet, biz de mü-
cadele ettik, şu oldu bu oldu, arkadaşlar da mücadele etti fakat
eğer Önderliğin çabası olmasaydı 1 Haziran 2004 Hamlesi’ni
yapamazdık. Çünkü bu söylem, bu karşıtlık, işte ‘Türk devleti
Güney Federasyonu’nu engellemek için yaptırıyor’ argümanı,
kolay kolay aşılacak bir argüman değildi. Bu konuda çok şeyler
söylendi, yazıldı, çizildi. Yani öyle bir töhmet altında bırakıldı
ki, gerçekten 1 Haziran Hamlesi çok zor gelişti. Hamlenin ge-
lişmesi öyle kolay olmadı. Göründüğü gibi değildi. Çok sıkıntılı
geçti. İşte fedailer, tarihteki kahramanlık dönemlerinde olduğu
gibi kahramanca mücadele edip şehit düşen yoldaşların çabasıyla
bu hamleyi geliştirebildik. Kuşkusuz Önderliğin çabasıyla tas-
fiyeciliğin etkisizleştirilmesi böyle bir hamlenin önündeki en-
gelin kaldırılmasını sağladı.
- Bu hamleniz Güney Federasyonunu nasıl etkiledi?
- 1 Haziran 2004 Hamlesi olmasaydı, bizim direniş olmasaydı,
Güney Federasyonu ayakta kalamazdı. Dağılırdı. - Neden?
- Mücadele gelişince AKP zorlandı, Türk devleti zorlandı. Mü-
cadelemiz gelişince tabii devlet, hükümet Başurê Kurdistanlı
siyasi güçlere ihtiyaç duydu. Başurê Kurdîstan’ı karşısına alma
yerine artık ilişki kurma, birlikte hareket etme ve bu temelde
PKK’yi tasfiye etme konseptine geldi. Şimdi şunu da düşünmek
lazım; Kürtler Kuzey Kürdistan’da bu kadar güç olmasaydı,
PKK’nin mücadelesiyle, Rojava’da güç olmasaydı, Doğu’da güç
olmasaydı, PKK’nin öncülüğüyle Kürtler her alanda büyük bir
güç haline gelmeseydi, Başur federasyonu korunabilir miydi? Sa-
dece Başur Federasyonu olsaydı, bu federasyonu Türkiye, İran,
Irak herkes rahatlıkla bitirirdi. O federasyon böyle geniş Kürt
mücadelesinin, geniş Kürt siyasi gücünün ortamında ayakta kaldı.
2005-2015 Türkiye-PKK görüşmeleri