Yeni Vizyon Fanzin 3. Sayı

(Yeni Vizyon Fanzin) #1

Elli Dört Dakika Kırk Bir Saniye....................


Dokuz buçukta kapı vuruldu, on bir ellide konuşacak takatimiz yok
Zorla içeri giren bir düşman birliği gibiydi soğuk, aralık kapılar ürkünç
Doğrudan bilinçaltımıza işliyordu sabahtan kalan poğaçaları kemirmek
On iki buçukta şizofreniden söz ettik, kazlar gibi altına sıçan depresiflerden
“Hepimiz siktiriboktanız” dedi cadılardan biri, içgüdüsel olarak hıçkırdık
Kimsenin böyle bir tabir kullandığını duymamıştım, sıska kapsülü ısırdım
Can çekişen bir inek gibiydim – uzun boylu, kızıl saçlı kız fark etti bunu
Yalnız kalmaktan ve karanlıktan korkan bir çocuk olduğumu hatırladım
Bir buçuğa doğru herhangi bir derinliği olmayan soluk kahverengi gözlerimi kapa-
dım


Sevgilim arıyor, açmıyorum – birkaç mesaj – Sevgilim arıyor, açmıyorum
“Özür dilerim” diyorum, “Sanırım yarını görmem gerekiyor”
Kimi zaman yanlış tavsiyelere uyup bacaklarımda taşın serinliğini hissettiğim olur
Ya da işler kötüye gittiğinde prezervatif satan arkadaşları aradığım
Ancak bu başka; telefonu kapıp ayaklanmak ve cılız gövdeyi balkona sürüklemek...
“Umarım ne yaptığının farkındasındır” diyor cadılardan biri, kadınların ortak cümle-
si bu
Damarlarının çoğu sünmüş – geri döndüğümde orada olmayacağını biliyorum
“İyi misin” diye soruyorum, “Orada her şey yolunda mı?”
Oysa ki bir on üçte eğer mutlu olmayı başarmış birini tutup getirebilirlerse
Tüm o kapsülleri kıçıma sokacağıma dair bilmiş konuşmalar yaptım
“Bir şey var” diyor cadılardan biri, “kadının sesinde... tuhaf... şeyler...”
Ölü dışkısına konan manik bir sinek gibi fütursuz görünür panikleyen



  • telefonu neden açmıyorsun, benden daha önemli ne olabilir şu an-
    Ey Nicola! Yeterince ağlamadım mı senin için? Fukaralığına değmedim mi?
    Göğüs aralığındaki dipsiz siyah çizgiden eşcinsel melankolisi ayıklamadım mı?
    Çekip gitmedi mi açlık kozmonot giysisindeki kehanetten?

  • taşak geçiyorsun benimle, karşıma geçmiş bir de taşak geçiyorsun-
    Öylesine gerçek ki sevgim ibne keşişler bile kılıf uyduramıyor
    Kıskanç götün tekiyim, boktanım, tabakta çürüyen yemek artığı gibi tiksinç
    Milyonlarca tanrının -ve iblisin- tek ortak düşmanı, gözyaşın nedenli
    Oysa şu trans halinde bile düşünüyorum seni, kusarken ve köpekler havlarken
    Falezlere sürükleniyor burnu kalkık aşıklığım, kırık kalbine basıyorum fark etmeden
    Atilla İlhan’ın sesini işitiyor kulaklarım – başımıza gelen her şey ondan ötürü
    Kırgız genelevinde yangın çıkıyor, açık kafatasından içeri sarkıtıyorum kemik ağrı-
    sını
    Yalnızca seni arıyordum, tüm hayatım boyunca, her şeyimi verebilmek için
    Şimdilik bırak, ben olayım bastırılmış öfkenin kurbanı – buradayım

Free download pdf