Yeni Vizyon Fanzin 6. Sayı

(Yeni Vizyon Fanzin) #1

bildiriyi kabul etmeyince de 31 Aralık 1929’da Lahore’da Hindistan bayrağı açıldı. 26 Ocak 1930 yılında ise Hindis-
tan Ulusal Kongre’si ülkenin ‘Bağımsızlık Günü’nü ilan etti.
Gandi, 1930 yılında tuz vergisine karşı satyagraha yani pasif direnişi ortaya atmıştır. Satyagraha’dan biraz bahse-
decek olursak; Satyagraha gördüğünüz üzere Gandi’nin ortaya çıkardığı bir felsefedir. Bu felsefe belirli bir kötülüğe
karşı kararlılıkla direniş göstermeyi öngörür. Fakat bu direnişte hiçbir şiddet söz konusu değildir. Bu felsefe başka
ülkelerde de protestocu grupları tarafından benimsenmiş bir felsefe olmuştur. Gandi, bu direniş çerçevesinde Ah-
medabab’tan Dandi’ye kadar tam 400 km yürüdü. Bu yürüyüş 12 Mart’tan 6 Nisan’a kadar sürdü. Bu yürüyüşe “tuz
yürüyüşü” dendi. 1762’de hazırlanan Tuz Yasası sayesinde Britanya, tuz tekeline sahip olmuştu. Gandi’nin amacı
bu yürüyüşü gerçekleştirerek tuz yasasını ihlal etmekti ve çok da zor olmadı. 6 Nisan’da peşinde binlerce kişi var-
ken Hint Okyanusu kıyısına geldi. Yerden çamura bulanmış bir avuç tuz aldı ve temizledi. Ve artık tuz yasası ihlal
edilmişti. Çağrısına katılmış olan binlerce köylü Gandi’nin tuz çıkarmasına yardım etti ve yardım etmeleriyle de
bir ihlal işlemiş oldular. Bu ihlal nedeniyle de 60 bin eylemci hapse atıldı. Ne kadar hapse atılsalar da yasa çoktan
işlemez hale getirilmişti bile.
Gandi, 2. Dünya savaşı başlayıncaya kadar ki zamanda hayatını bir inzivadaymış gibi basit bir hayat yaşayarak
sürdürdü. Protesto amaçlı oruçlarını da ihmal etmedi. 2. Dünya savaşı başladığı sıralarda şiddete katılmayan bir
manevi destek çağrısı yaptı. Fakat Kongre’de bulunan yol arkadaşları bu tutumu hoş karşılamadı. Daha sonra bu
savaşa katılmayacaklarını beyan etti. Gün geçtikçe savaş ilerliyordu. Fakat Gandi hiç geri adım atmıyor, tam tersi-
ne şartları daha çok ağırlaştırıyordu. En sonunda ise Britanyalıların Hindistan’ı terk etmelerini istedi. Bunun üzeri-
ne Britanya çok aşırıya kaçan şiddet eylemlerinde bulundu ve Gandi de dahil birçok insan tutuklandı.
Yıl 1944. Artık savaş bitmiş ve Gandi özgürlüğüne kavuşmuştu. Britanya, yönetimin Hintlilere verileceğini çoktan
duyurmuştu bile. Artık hem yüz binlerce tutuklu insan hem de Hindistan özgürdü...
Gandi ülkesinin özgürlüğünün tadını çıkaramadan yeniden oruca giriyordu.2. Dünya savaşı sonrasında Hindu-
lar ve Müslümanlar arasında bir iç savaş vardı. Hindular ve Müslümanlar için acilen barış gerekliydi. Ama bu iç
savaş Gandi’nin tüm çabalarına rağmen engellenemedi. Bu iç savaş Hindistan ve Pakistan adı altında ülkenin ikiye
bölünmesi ile sonuçlandı.
Gandi hayatını eşitliğe, şiddetsizliğe ve bağımsızlığa adadı. Hindistan’ın bağımsızlığı için çok uğraştı. Fakat ba-
ğımsız Hindistan’da çok az yaşayabildi. Gandi’yi ölüm 30 Ocak 1948 de bir gece yürüyüşü sırasında buldu. Hindis-
tan’ın bağımsızlığını getiren güneş batmıştı artık. Bölünme sırasında Pakistan’a tazminat ödenmesine dayanama-
yan bir Hindu, bir gece yürüyüşü sırasında bir suikast düzenleyerek batırmıştı bu güneşi.
Ve Hindistan, Milliyetçi liderin yanmış olan küllerini küçük kaplara koyarak, Hindistan’ın farklı yerlerine gönder-
di...


Sude Nur Uluer “Mahatma Gandi”

Free download pdf