“kenz”edilmiş yani biriktirilmiş/hazine haline gelmiş nakit parası (altın ve
gümüşü) vardı (Razi).
İşte o Velid’e deniyor ki; “Mülk Allah’ındır. Bütün bunlar senin değil.
İhtiyacından fazla mal biriktirip onunla Mekke’de egemenlik kurmuşsun.
Bunlarda yoksulların ve ihtiyaç sahiplerinin “hakkı” vardır. Allah’ın
toprağını, suyunu, zeytinini, hurmasını ambarlara; devesini, koyununu,
sığırını da ağıllara yığmışsın! Bunları sen mi yarattın ki sahipleniyorsun?”
Asıl mesele bu.
Yoksa bu tabiat tasvirleri Mekkeli müşrikleri Allah’a inandırmaya yönelik
değildi. Zaten yerleri ve gökleri kim yarattı diye sorsan “Allah”
demekteydiler. Allah’ın bir ve tek olduğuna da inanmaktaydılar. Fakat
Allah’ın toprağına, suyuna, zeytinine, hurmasına, devesine, koyununa
sahiplenmekte ve “Bunlar bizim başkasına vermeyiz” demekteydiler.
Hacıların içinde put dolu Kabe’ye getirdiği hediyeleri, kolyeleri,
mücevherleri, develeri, sığırları, koyunları aralarında üleşmekteydiler.
Yoksa putların taştan tahtadan yapma şeyler olduğunu biliyorlardı. Bu
tefeci bezirganların hiç birisi zırcahil değildi. Ebu Süfyan dört dil biliyordu...
2- İkinci tabiat sahnesi Kaf suresinde;
“Tepelerindeki göğe bir baksınlar,
Onu nasıl da yapıp süslemişiz, hiçbir gediği yok.
Altlarındaki yeryüzüne baksınlar,
Nasıl da yayıp sağlam dağlarla donatmışız,
Üzerinde her cinsten güzel bitkiler bitirmişiz.
Vicdanından gelen sesi görebilecek,
Özünü hatırlayacak her kulun,
O’na yönelip ibret almasını sağlamak için.
Baksınlar salkım salkım meyveleriyle
Uzayıp giden şu hurma ağaçlarına...
Bütün bunlar kullara rızık olsun diyedir.”
(Kaf;50/6-11)
Yani gökten inen su, yerden biten bitkiler, salkım salkım meyveler, uzayıp
giden hurma ağaçları, bağlar, bahçeler... Bütün bunlar Allah’ın kulları için
yarattığı rızıklardır. Üç beş tefeci bezirganın elinde tekelleşemez. İçinizden
zenginler arasında dönüp dolaşan bir metaya dönüşemez, sınıf farkı
yaratarak imtiyaz aracı haline gelemez.
Bu türden tabiat tasvirlerinin günümüz için ne anlama geldiğini anlamak
istiyorsanız şu haberi okuyun: “Peru’da ABD ile serbest ticaret antlaşması
çerçevesinde, Yağmur Ormanları özelleştirilecek. Topraklar ve su
kaynakları ile Petrol, Tarım, Doğalgaz, Kereste ve Madenler konusunda
ABD şirketlerine geniş imtiyazlar verilirken, Petrol ve Doğalgaz
aramalarında da geniş yetkiler veriliyor. Özelleştirmeler Peru Yağmur
Ormanları’nın % 72 sini kapsıyor. Bunlara karşı çıkan Peru’lu yerliler
sokaklara dökülerek protestolara başladılar. Gösterilerde 25 “Kızılderili”
yerli hayatını kaybetti...”