Kuran Kıssalarından Ne Anlamalıyız

(Arzum) #1

Bunun için Kâbe insanlık tarihinin merkezidir.


Tevhit, adalet ve özgürlük mücadelesinin, çağlar boyu sürmüş ve sürecek
basit fakat görkemli anıtı, “orada öylece durarak” zaman zaman yolunu
şaşırmış insanlığa yol gösteren (huda) bir hatırlatma, anma (zikra) ve
titreyip kendine gelme yeridir.


Orası sadece, o ada ismen “Müslümanlığın” değil “insanlığın” merkezidir.
Bir dine değil bütün insanlığa aittir. Kâbe’nin bulunduğu şehir (Mekke) bu
nedenle bir anlamda“Evrensel Barış ve Adalet Yurdu’nun” (Dârus-
selâm) kalbidir. Bu nedenle ortak bir ümmet plâtformu tarafından
yönetilmesi ve buna bağlı bir barış gücü tarafından korunması gerekir...


“İbrahim’in Kuşları” işte böylesi bir anıtın etrafında toplanmaya
çağrılıyor. Orayı“kıble” yaparak insanlıkta öncü ve önder bir ümmet
olmaya çağrılıyor.


Bugünlerde gökyüzü akın akın Ev’i doğru giden “İbrahim’in kuşlarının”
kanat sesleriyle yankılanıyor. Bunlar, yaklaşmakta olan Allah’ın günlerinin
(Eyyamullah)muştularıdır aslında.


İbrahim’in kuşlarının, bir gün, konuldukları tepelerden sökün ederek, akın
akın toplanacağı günler yakındır.


Yeter ki buna sarsılmaz bir şekilde inanın, umudunuzu kaybetmeyin.


Böylesi bir büyük ülkünün; yani Dâru’s-Selam’ın insanlığın şafağında
doğacağı günlerin yakın olduğuna dair inancım ve umudum tamdır. Çünkü
Allah günleri insanlar üzerinde döndürür. O, her an bir iş ve oluştadır.
Dipdiri yaşam kaynağı ve yarattıkları üzerinde titreyendir (Hayyu
Qayyum).


Göklerden süzülüp gelen özgür kuşlar gibi, bir gün, yeryüzünden de böyle
özgürce yürüyüp yekvucut olacağız.


Yeter ki alıştırın kuşları...


Millet-i İbrahim’in parça parça edilmiş, dağılmış, dağıtılmış, ürkütülmüş,
korkutulmuş, zincire vurulmuş, ayrı ayrı tepelere, dağlara, ovalara,
vadilere, ülkelere mahkûm edilmiş kuşlarını...


Yeter ki alıştırın, uzlaştırın, yakınlaştırın, ittihad ve vahdet, sevgi ve
merhamet yumağı haline getirin...


“Bir gün” çağrılınca koşup geleceklerdir...

Free download pdf