YUNUS EMRE

(ŞİİR PARKI) #1

Yunus Emre tıpkı Nasrettın Hoca gibi âb-ı hayatı içmiş, bir
milletin hayatında sonsuza kadar, onlarla birlikte değişerek
devam edecek bir timsal şahıstır. Nasrettin Hoca'nın
fıkraları nasıl ki sosyal hayatımızda, fertler arasındaki
değerleri, huzursuzlukları insan olmanın zayıflık ve
üstünlükleriyle dile getirirse, Yunus Emre de, insanların
görünenin ötesindeki veya derinliklerinde aradıkları sonsuz
susuzluğu dile getirmekte devam edecektir. Onun içindir ki
bu şahısların eserlerine yaşadıkları dönemlerden sonra da
pek çok malzeme eklenmiştir.


Sosyal bozukluklar karşısında insanımız âdeta Nasrettin
Hoca'nın ruhunu imdada çağırmış veya kendi içindeki
Nasrettin Hoca'yı harekete getirerek o günün tenkidini
Hoca'ya yaptırmıştır. İçindeki susuzluğu, sonsuzluk ihtiya-
cını da âdeta Yunus'un şiirleriyle dindirmiştir. Yunus hayatın
geçiciliği karşısında isyan duyar, teslim olur. Tıpkı kaderinin
karşısında fazla direnemeyen insanoğlu gibi. Ama insanoğlu
bu geçici hayatta hiç sonu gelmeyecek gibi görünen büyük
ıstıraplara da dayanmak zorundadır. Bu zorlukları aşmak
için Yunus yol gösterir:


Gelin tanışık idelüm işin kolayın tutalım
Sevelim sevilelim dünyada kimse kalmaz.


Yunus ile tanışmak, dünya cehennemini yaşanır kılacak bir
formüldür. Tanışmak, dostluğa, yardımlaşmaya giden ilk
adım. Duyguların içinde, diğer duyguları besleyen, onlara
açılan da sevgi. Hele dünyanın geçiciliğini bilirsek, daha
doğrusu hatırlarsak, bizi birbirimize dost kılacak, dostlukla
cennete dönecek bir dünya yaratmaz mıyız? Yunus'un bu
mısralarındaki ”dünyada kimse kalmaz” hatırlatışı, müthiş
bir tehdittir. İnsan oğlu, bunu bilir, ama sık sık unutur ve
kendi benini ön plâna çıkarır.


İslâmiyeti geniş, cahil kitlelere tanıtan ve sevdirenler,

Free download pdf