67
her nefis
ٍ
س
ْ
ف
َ
ن
ُّ
لُك
kazandığına
karşılık
ْ
ت
َ
ب
َ
س
َ
ا ك
َ
م
ِ
ب
bir rehinedir
ٌ
ة
َ
ی ن
ِ
ھ
َ
ر
Her nefis, kazandığına karşılık bir rehinedir. (74:38)
kesinlikle
biz
ا
َّ
نِا
indireceğiz
َ
ون
ُ
ل
ِ
ز
ْ
ن
ُ
م
halkının
üzerine
ِ
ل
ْ
ھ
َ
ىا
ٓ
ٰ
عَل
bu
ِ
ه
ِ
ذ
ٰ
ھ
ِ
اء
ٓ
َ
م
َّ
ال س نَ
ِ
م
şiddetli
bir azab
ِ
ة
َ
ی
ْ
ر
َ
ق
ْ
ال
gökten
memleket
ً
زاجْ
ِ
ر
Kesinlikle yoldan çıkmış olmaları se bebiyle, biz
bu memleket halkının üzerine gökten şiddetli bir
azab indireceğiz. (29:34)
ْ
مُك
ُ
ھ
ٰ
لِا
َ
و
s izin
ilahınız da
ٌ د
ِ
اح
َ
نُ و
ْ
ح
َ
ن
َ
و
ُ
ھ
َ
ل
birdir
o na ve biz
ونَ
ُ
م
ِ
ل
ْ
س
ُ
م
teslim
olanlarız
Siz in ilahınız da birdir ve biz ona teslim olanlarız. (29:46)
68
Bazı isim cümleleri ( ي
ِ
ف ) veya (
ِ
ل ) ile başlar.
Bu cümlelerin anlamı “orada ... vardır” /
“onun/onların ... vardır.” eklindedir. ş
(
ْ
le başlayan cümleler ise نمِ) i “bazıları vardır
ki” anlamındadır.
Gerçekten bunda Mü’minler için elbette bir
ibret vardır. (15:77)
elbette bir
ibret vardır
mü’minler
için
bunda
gerçekten