Microsoft Word - PROF. DR. NÄ°YAZÄ° KAHVECÄ° FELSEFE MAKALELERÄ°.docx

(Arzum) #1

amacıyla bütün ilahi sözlü ve fiziki şiddet, tanrı tarafından insanlığa
uygulanabilecek çapta geçerli hale getirilmiştir. Tanrı demek, keyfi kararlarıyla,
hayata ve ölüme karar verme şeklinde insanın bedeni üzerinde tasarruf hakkı ve
yetkisi (potestas) elde eden bir istisna egemendir. İşte tanrıya devredilen bu
yetki, tanrının varisi dünyevi siyasal egemene devrettirilir.


SONUÇ


Kuran’daki hükümlerin çağımız karşısındaki durumuna dair sadece bir felsefi
irdeleme örneği sunmaya çalıştık. Çağımız öncesi bedensel ceza çeşidinin lağv
edilmesiyle birlikte Kutsal Kitapların da bedensel ceza çeşitleri uygulanamaz
yapılmışlardır. Bu konuyu Kuran bağlamında anlayabilmek için, onun bazı
özelliklerine değinmek gerekir.


KURAN’IN ÖZELLİĞİ


Hiç bir kitabın formlarının sonsuza kadar geçerli olmayacağı bir gerçektir. Formlar
değil de normlar yani değerleri sonsuza kadar geçerli olabilir. Kuran, kendisinin
formlarının Kıyamete kadar yürürlükte olacaklarına dair bir tane ayet içermez.
Hiçbir kitabın form olarak sonsuza kadar devam etmeyeceği gerçeğinden hareket
ederek her kitabın, bir dönemin kitabı olduğunu şu ayette söyler: “Her dönemin
bir kitabı vardır (li-külli ecelin kitâb). Allah dilediğini siler, sabit bırakır. Bütün
kitapların aslı onun yanındadır.” Ra’d, 38-9. Kuran’ın, Hz. Peygamber tarafından
kitap haline getirilmemesinin temel nedeni bu ayet olmalıdır.


Reformasyon ve Renormasyon
Reformasyon formları yani biçimleri, renormasyon ise normları yani değerleri
yenilemektir. Kuran, her alanda olduğu gibi ceza alanında da, geldiği dönemdeki
biçimleri kullanır ama hedefinin, onu aşmak ve normculuk olan zihinselliğe
geçmek olduğu görülür. Günümüzde geçmişin cezalandırma formları tümden
ortadan kalktığından Kuran’ın ceza formlarında reform söz konusu değildir ve
çağımızın sorununu çözmez, çünkü bu formların uygulanmaları günümüzde suç
yapılmışlardır. Ama Kuran’ın cezalardaki normları renorme edilebilir.


Bunu yapabilmek için öncelikle, bilimsel ve felsefi metot uygulanarak Kuran’ın
tümel ve total karakterini, özünü ve ruhunu tanımak gerekir. Neticede Allah’ın
düşünme kodları (thinking codes) ve düşünce formları (thought forms)nı ortaya
çıkarmak gerekir. Fakat bin yıllık tarihimizde böyle bir felsefi ve bilimsel
çalışmanın varlığını bilmiyoruz.


Biz bu konuda da bir örnekleme çalışması yapıyoruz. İnşallah tamamlandığında
kamuoyuna sunulacaktır. Cezalandırma alanında, çağımızın yeniliğini bilmeyen,
bedenselliğin bittiği ve zihinselliğe geçildiği çıkarsamasını yapabilecek düzeyde
düşünme işlemi yapamayan özne, hiçbir şeyi güncel renorme edemez.


“Kuran için reform değil de renorm geçerli olabilir.”


Kuran ve Allah’ın Düzeyi
Kuran, kendisinin o günkü muhataplarının algı düzeyinde indirildiğini söyler:
“Andolsun biz, Kur’an’ı düşünüp öğüt almak için kolaylaştırdık. Var mı düşünüp
öğüt alan?” Kamer, 17. “Andolsun biz, Kur’an’ı düşünüp öğüt almak için
kolaylaştırdık. Var mı düşünüp öğüt alan?” Kamer, 22. “Andolsun biz Kuran’ı,
düşünüp öğüt almak için kolaylaştırdık. Var mı düşünüp öğüt alan?” Kamer, 32.
“Biz Kur’an’ı senin dilinle kolaylaştırdık ki, öğüt alsınlar.” Duhan, 58. “(Ey

Free download pdf