Berger’e göre, “dini meşrulaştırmanın sunduğu temel çözüm; insani ürünleri,
insan-üstü veya insan-dışı olgular haline dönüştürmesidir. Buna göre insan
tarafından kurulan dünya, onun insan ürünü oluşu inkâr edilerek açıklanır.”
Bu nedenle din, Türkiye’de “yanlış bilincin” çok önemli bir şekli de olmuştur. Bu
bakımdan Türkiye, geçmişteki anlayıştan çok farklı bir din ve bu farklı din de yeni
bir toplum üretmektedir. Bu yeni toplumu üretmede en etkili meşrulaştırıcı araç
olarak dini kullanır.
“Toplumsal ahlaksızlıkları meşrulaştırma aygıtı olarak kullanılması
nedeniyle din, tarihsel etkisini kaybetmiştir.”
Burjuvazi ve Kapitalizm
Türkiye’de ekonomik ahlaksızlığın temel nedenlerinden biri kapitalizm sistemi
döneminde burjuvazi sisteminde olmasıdır. Kapitalistleşememe ve kapitalist
çağada burjuva olmaktır. Kapitalizm çağında geçmişin kişisel zenginlik sisteminde
kalmaktır. Burjuvazi kişisel, kapitalizm kurumsal ekonomik sistemdir. Kişisel
sistemde zengin olmak, kurumsal sistemde büyümek vardır.
Burjuva, kişisel iş yapma ve zengin olma sistemidir. Kapitalizm ise kurumsal iş
yapmak ve büyümek sistemidir. Fakat kapitalizm sistemini uygulayamadığından
kendi halkını sömürmektedir. Kapitalizm kendi halkından değil, ülke dışından
para yapmak ama zengin olmak değil, büyümek sistemidir. Bu nedenle
kapitalizmde istihdam yaratmak hükümetlerin değil, ekonomik işletmelerin
görevidir. Bu nedenle her yıl gelen yeni işgücüne istihdam yaratabilmek için
işletmeler sürekli büyümek zorundadırlar.
“Kapitalizm kişisel zengin olma değil, kurumsal büyüme ekonomik
sistemidir.”
Ortaçağ Avrupa’sında cefakâr insanlar deniz yoluyla uzak doğudan denizaşırı
ticaret yaparak zenginleşirlerken ve burjuva olurlarken, din adamları canları tatlı
olduğundan ve risk almaktan korktuklarından ama zengin olmak istemelerinden
ilmihal, dua kitapları gibi dini kitaplar satarak halkını sömürüp zengin olmaya
çalışmışlardır.
Kapitalist sistemde ekonomik işletmelerin sahipleri bilinmez. Çünkü sahipleri
kişiler değil, toplumdur. Bu nedenle işletmeler kişilerin adlarını taşımazlar.
Burjuva sisteminde ise işletmelerin sahiplerinin kim oldukları bilinir hatta
işletmeler sahiplerinin adlarını taşırlar. Türkiye, burjuva zihniyetiyle kapitalizm
yaptığından işletmelerin sahiplerinin kim oldukları bilinirler. O nedenle Türkiye’de
küresel çapta şirket doğmuyor.
“En zor iş, çağdışı insan malzemesi ile çağdaş işler yapmaktır.”
Burjuvazi ahlakı ile kapitalizm uygulanamaz. Kapitalizm ahlakı; çok çalışmak,
üretmek, kazanmak ama harcamada müsrif olmayıp yatırım yapmaktır.
Bir ülkenin burjuvazi zihniyetine sahip sözde kapitalist iş dünyası da devletten
geçindiği için, siyasal iktidarlarla birlikte olup toplumun toplumsal ahlakını bozan
aygıt fonksiyonunu görür.
Esnaf Ahlakı
Burjuvazi ahlakı esnaf ahlakıdır. Esnaflıkta bireysel ahlak egemendir. Bireysel
ahlak müşteriyi kandırır. Bu nedenle bütün kutsal kitaplarda bu konu ele
alınmıştır. Esnaf ahlakı ile kapitalizm yapılamaz. Kapitalizmde toplumsal ahlak
egemen olduğundan ahlaksızlık yapılamaz. Bu nedenle küresel kapitalist şirketler,
müşterilerini kandıramazlar. Burjuvazi zihniyetiyle iş yapan sözde kapitalist
şirketler, müşterilerini kandırırlar. Türkiye’deki en büyük şirketler dahi burjuvazi