Medenilik
Bağırmak işte bu vahşiliğin ve medeniyetsizliğin göstergesidir. Medenilik; insan
aklı olan logosla davranarak, insanın, kendisini bu ilkel vahşi hayvan
seviyesinden yükseltmek için çaba harcayan kişidir. Medeni; kibar, nezaket sahibi
ve başkasını düşünen kişidir. Medeni bir kişi istese de bağıramaz. Bağırabilen kişi
medeniyetsiz kişidir. Medeniyetsiz oluşunu bağırarak ağızla dışavurur.
Vahşilikte kalmış insanın medeni olması imkânsızdır. Ne kadar vahşi ise
medenilikten o kadar uzaktadır. Antropolojinin tespitine göre; insanlık, dünyanın
her yerinde son derece ilkellik düzeyinde başlamıştır. Bu ilkel başlangıcın
ardından bütün insan ırkları, günümüzde bulundukları seviyeye ulaşana dek,
farklı hızlarda sürekli olarak yukarı yönde ilerlemiştir.
Fakat günümüzde birçok kişi ve toplum, hala içinde bulunduğu çeşitli vahşilik ve
barbarlık düzeylerini, geri kalmış sosyal ve entelektüel gelişimin birçok derecesini
temsil etmektedir. Aynı ülkede göreceli çağın medeniyetini yakalamışların
yanında yakalayamamışların bulunması, atalarının bu medenileşmedeki düzey
farklılığından kaynaklanır. Yakalayamayanlar, mutlaka tarih sahnesine daha geç
çıkmış insanlardır. Nitekim tarih sahnesine geç çıkmış olanların hiçbir felsefi fikir
ve bilimsel bilgi icatları yoktur. Hayatlarını, hep daha ileride olanlardan aldıkları
fikir ve bilgilerle yaşarlar. İnsanların algılayışları, tarih sahnesine çıkış
zamanlarına göre değişiklik gösterir. Mesela bin yıl önce tarih sahnesine çıkanla
on bin yıl önce çıkanların tanrı, insan hakları gibi bütün algıları farklıdır.
İlkel, Animal İletişim
Sosyal Etoloji
Sosyal Etoloji, hayvanların toplumsal davranışlarını inceleyen bilim dalıdır.
Hayvanların da sosyal davranışları vardır. Toplu hareketler yaparlar, toplumsal
yaşarlar. Hayvanlar, iletişimlerini bağırarak kurarlar. Birbirlerini bağırarak
bastırmaya çalışırlar. Ortak düşmana karşı toplu bağırarak saldırırlar.
Ezan ve salanın bugünkü okunuş biçimindeki bağırma, insanın animal doğasında
bulunan ve orman hayatında iken kullandığı bu yaban hayatının iletişim
animasyonudur. Okuyucular birbirini bastırmak için ve ortak düşman gördükleri
dinsizlere karşı birlikte bağırmaktadırlar. Hatta birbirlerinin sesini bastırmak için
bağırarak okumaktadırlar. Günümüz hümünallik düzeyi, bunu kabul etmiyor.
Hayvansal İletişim
En ilkel iletişim biçimi; böğürmek, ulumak ve kükremek şeklinde olan bağırmadır.
Bu iletişim animaldır. Gürültü ve bağırmak, doğal iletişim ve iş yapma işidir. İlkel
insan; bağırınca daha iyi anlattığını, daha iyi anlaşıldığını, böğürünce istediğini
yaptırabildiğini düşünürdü. İlkellerin oluşturduğu toplumlarda etkin olabilmek için
diğerlerini duygusal bastırmayı gerektiren desibeli yüksek miktarda bağırma
kullanılır. Tartışmaya izin vermeden, kendi dediğinin kabul ettirilmesini amaçlar.
Dil ise insanın ürettiği insani iletişim aracıdır. Dil ile iletişim kuramayanlar, doğal
sesle gürültüyle ve bağırmakla iletişim kurarlar.
Devlet; ezanı, toplumuyla bir ilkel iletişim aracı olarak kullanıyor. Toplumuyla
çağdaş düşünsel fikir diliyle iletişim sağlayamadığı için ezandaki yüksek sesli
bağırma iletişim kuruyor. Ezanın bağırarak okunması onu bir iletişim kurma aracı
olmaktan çıkarıyor. Öğrenilmiş ve insan ürünü bir dili, bağırmak nedeniyle dil