Kuran Kıssalarından Ne Anlamalıyız

(Arzum) #1

herze-i dine ağır bir darbe vurmuştur. Ancak yetersizdir, daha fazlasını da
yapmalıydı. Çeşitli yollardan kitabına herzelerin girmesine tam da mani olamadığı
görülüyor. Şimdi bunu da çağımızın alimlerinin yapması gerekiyor.
Düşünelim... Buhari’nin inkar ettiği 592.855 hadis şu an nerede? Toprağa mı
gümüldü? Tamam, Buhari’nin kitabına girmedi diyelim ya diğerlerine? Kaldı ki
kitaba girmese bile dillerde dolaşıyor. Bu uydurma hadislerin çoğunu din
vaazlarında, yazılarında, söylemlerinde, derslerinde, kurslarında, programlarında
vs. duyup durmaktasınız. Uydurma (mevzu) rivayetler yaşıyor, aramızda! Hatta
öyle ki sırf bu uydurmalar üzerine dini cemaatler kurulmuş, guruplar oluşmuş.
(İsa dönecek, mehdi çıkacak, mesih gelecek, deccal zuhur edecek vs.).


Baktığımızda namaz kılmayana sopa, hapis veya ölüm cezasından zina edenin
taşlanmasına...
Zekatın kırkta bir olduğundan ‘ben Müslümanın zengin olanını severim’
söylemine... Köle ve cariye edinmenin caiz olduğundan müzik aletlerinin kırılması
gerektiğine... İmamların Kureyş’ten olması gerektiğinden mehdinin çıkacağına...
İsa’nın kıyamete yakın geri gelip mehdinin arkasında namaz kılacağından
zamanın imamına biat etmeden ölenin cahiliye ölümü üzere ölmüş olacağına...


Dinden dönenin öldürülmesi gerektiğinden dördüncü kez içki içenlerin öldürülmesi
gerektiğine...
Peygamberimizin Medine’de Yahudi kabilelerini soykırım uygulayarak
katlettiğinden savaşta kadınların ve çocukların öldürülmesine izin verdiğine...
9 yaşındaki Aişe ile evlendiğinden hayızlı iken kadınların namaz kılamayacağı,
Kur’an’a dokunamayacağı, camiye gelemeyeceğine...


Kadınların zeka ve din bakımından eksik olduğundan önünden eşek, köpek veya
kadın geçerse namazın boşa gideceğine...
Erkeğin kadını ‘boş ol’ demekle boşayacağı fakat kadının erkeği boşama hakkı
olmadığına...
Sakalın, çarşafın, sarığın, cübbenin, sünnet olmanın dini vecibe olduğundan
hidayete erenlerin Arap isimleri almaları gerektiğine...
Altın ve ipek giymenin erkeklere yasak olduğundan resimli eve girmenin haram
olduğuna (halbuki anlatılmak istenen lüksten kaçınmak sade yaşamaya özendir)...


Peygamberimizin okuma yazma bilmediğinden kainatın onun yüzü suyu
hürmetine yaratıldığına...
İşaret parmağı ile ayı yardığından def-i hacet yaparken ağaçların koşup gelerek
üzerini örttüğüne...
Salavat getirmenin dini bir vecibe olduğundan terinden ve idrarından insanların
şifa bulduğuna kadar “binlerce” rivayet işbu uydurma, yarı uydurma veya ne
söylendiğini anlayamama yüzünden, Müslüman dindarın sosyal hayatla ilişkisi,
daha önceki Ehl-i kitaplaşmaların (Yahudi/Hristiyan dindarlığı) neredeyse tıpkısını
aynısı bir süreçle tuhaf bir dini şizofreni halini almıştır.


Bu, dindarın insana, hayata ve tabiata yabancılaşmasından başka bir şey değildir.
Ve bu dinlerin afyon yüzü sayesinde olmuştur.


Bu noktada Akif’in dediği gibi gerçekten de ‘yeni bir din’ kurulduğunu söylemek
hiç de abartı görünmüyor.
Oysa İslam’da hadisler itikatta delil olmazlar. Amelde ise bir Kur’an ayetine
dayanıyor ve onu açıklıyor olmaları gerekir. Bu noktada hadisler dini bir değer

Free download pdf