HİKMET 248
Tâ Cemâli Göresin!
Kurbân bayramı geldi, sizler de gelin dostlar,
İçin-dışın nur dolsun ki, cemâlin göresin.
Samimi itikâf yap, ta ki nefsin yok olsun,
Teni-ruhu birleyip tâ cemâli göresin.
Nefsini yok eyleyip, dil kalesi boş kalsın,
"Allâh!” desen gaipten duyarlar avazını.
Câhiller bilmez sözü, fehmin kalbin uyansın,
Cânı-kalbi denkleyip, tâ cemâlin göresin.
Nefsi öldür, gönlüne kalbine dolsun huzur,
Huzur versen yürürsün, gönlün ve kalbin mesrûr,
Mahşer günü mürşidin bakarsa sana mebrûr,
Dünyadayken ağlayıp, orda cemâl göresin.
Nefsini yok eyleyip, dinini inşâ etsen,
Kan yutup tövbe etsen, günâhtan kurtulursun,
El açıp "Âmin!” de ki, kusurun affedilsin,
Gönül evin tövbekâr, Hak cemâlin göresin.
Sen tövbe edeceksen, "nasûh” bir tövbe eyle,
Sonra Hakk’ın rahmetin bekleyip de göresin,
Câhilce geçti ömrün, kendine insâf eyle,
Hak’tan kork insafa gel, tâ cemâlin göresin.
Hayvan değil âdemsin, Rahmân’dan korkman için,
Kıyamet şiddetinden sarsılıp ürkmen için,
Hak’tan korkup gözyaşın akıtıp dökmen için,
"Vah!” deyip figân etsen, tâ cemâlin göresin.
Ey heveskâr, âşıksan, malından-cânından geç,
Uykuları harâm kıl, gece-gündüz yaşın saç,
Sonra şevk şarabını, zevk alıp kanarak iç, 27