Microsoft Word - PROF. DR. NÄ°YAZÄ° KAHVECÄ° FELSEFE MAKALELERÄ°.docx

(Arzum) #1

ulaşanlar Kuran’dan hoşlanmazlar ve onu uygulamazlar. Dinler, iktidara gelme
araçlarıdırlar.


“Dinler, iktidara gelince biterler.”


Günümüzde de İslam, sadece siyasal iktidarı ele geçirmeye endeksli bir siyasal
ideoloji yapılmıştır. Bu ideolojiyi de “Müslüman Kardeşler” teşkilatının kurucusu
Hasan el-Benna (1906-1949) gibi Mısırlı İslamcılar icat etmiştir. Bu İslami
ideolojik yapı, Türkiye İslamcılarının siyasetinde de görülür. İslam’ı
ideolojileştirmek, insanların dini duygularını istismar ederek haksız güç elde
etmektir.


“İslam’ın ideolojileştirilmesi, onun dinden başka her türlü amaçla
kullanıldığını gösterir.”


Dünyanın bütün ülkelerindeki ideolojik-İslamcılığın tek hedefi vardır. O da;
ülkesinde siyasal iktidarı ele geçirip ülkenin, devletin ve milletin nimetlerini
çalışmadan ve haksız şekilde ele geçirip dünyevi sınıf atlamaktır. Bu nedenle
gerek cemaat gerek siyasal yapı şeklinde olsun, ideolojik İslamcılar; kendi
Müslüman halkının haklarını haksız kazanç yoluyla ele geçirip kul hakkı yeme
şebekeleri fonksiyonu görürler.


Türkiye ve Dinsel İdeoloji
Türkiye’nin toplumsal ideolojisi dinseldir. Fakat bu ideolojisinin doktrini yoktur.
Çünkü kendisinin ürettiği fikirleri ve teorileri yoktur. Zaten kendisi kimlik
üretemediği için İslam dinine kimlik ve ideoloji olarak sarılır. Dışsal tezahür
aygıtı, ezandır. Ritüeli namaz, oruç, hac ve kurbandır. Ama ritüellerden en önemli
gördüğü namazın kendisiyle değil, onun aracı olan ezanla meşguldür. İslami-
ideolojik Türkiye için, dinsel içsellik önemli değildir, dışsallık önemlidir. O nedenle
kimlik ihtiyacının artışıyla orantılı olarak ezanın okunuş sayısını ve bağırmanın
dozajını arttırır. Çağımız, tanrısal üretilmiş dinsel sembol ve simgelerle değil,
özgün fikirlerle ideoloji ve kimlik üretme çağıdır. İdeolojisi simgesel olanların
kendileri de simgeseldirler. Çağımızda simgelere değil, fikirlere yer vardır.


“Çağımızda dinsel ve tanrısal ürünleri ideoloji olarak kullananlar, çağdışı
kalmış görülürler. Çünkü çağımız, her alanda insanın yarattıklarının
egemen olduğu bir çağdır.”


Türkiye’de halkın, din amaçlı yaşamak istediği din, ona ideoloji olarak
sunulmaktadır. Halk ideolojik-İslamcı yapılmaktadır. Müslüman toplumuna İslam
satılıyor. “Tereciye tere satmak” gibi bir durumdur. Selçuklular ve Osmanlı,
fethettikleri yabancı ülkelere ve Müslüman olmayan halka kendi siyasal
damgasını vurmak ve “alameti farika” oluşturmak amacıyla görsel ve duyusal
motifler olan; cami, minare ve ezan şırınga ederdi. Şimdi ise Türkiye’de aynı
politika uygulanıyor ama yabancıya uygulayamadığı için, zaten Müslüman olan
kendi toplumuna uygulayarak fatihlik tatmini yaşamak isteniyor. Histerik
fanteziler, kafa ile bir şey icat edememe acizi yeti nedeniyle İslam’la telafi
edilmeye çalışılıyor. Boş uğraşıdır. Faturası ağırdır.


“Türkiye toplumu, İslam’ın ideoloji olarak kullanılmasına karşı
çıkmalıdır.”

Free download pdf