Microsoft Word - PROF. DR. NÄ°YAZÄ° KAHVECÄ° FELSEFE MAKALELERÄ°.docx

(Arzum) #1

“Eğer kendini, kendinin dışında buluyorsan, artık kendinle özdeş


değilsin. Sen, gerçekten sen değilsin. Sen yoksun.”


Çağdaş Birey


Kader


Çağımız felsefesinde birey; düşünme işini kendisi gerçekleştirdiği için


“ben” sahibi birey, kendi kendisinin efendisidir. Dolayısıyla irade de eylem


de bireyin kendisinindir. Suçunu başkasının üzerine atamaz. Bireyin, kendi


kendisini anlaması gerekir ve kendi kendisini anlaması için hiçbir engeli


yoktur. Kendi eylemleri üzerinde tam özerkliğe sahiptir. Bu nedenle birey,


bir mükemmelliğe sahiptir. Bireyin özerkliğini etkileyecek hiçbir şey


bulunmaz. Her kişi, bir müstakil adadır; özyeterli, bağımsız ve iradesi


konusunda özgürdür. Her şeyi onun egemenlik alanında yer almaktadır ve


onun denetimindedir. Bütün iradelerinin ve eylemlerinin tek sorumlusu


bireydir. Çünkü birey tek failli benliktir. Bu nedenle çağdaş birey


kavramında, insan eylemlerinin sorumluluğunu başkasının üzerine atmak


ve çok faillik olan “kader” diye bir şey yoktur. Çünkü kader, suçu


başkasına atmaktır.


Bilinçdışılık


Aldatılmak ya da suçu başkasına atmak gibi gerekçeler, kişinin bilinçdışı


bir varlık olarak davrandığını söylemektir. Kendisini yönetmediğini


söylemektir. Merkezinde kendisinin yer almadığı bir dünyaya ait olduğunu


söylemektir.


Merkezsiz Özne


Yakın zamanlara kadar, genel olarak, yalnızca erkeklerin kendi kendilerinin


efendileri oldukları kabul ediliyordu. Öbür taraftan kadınların ise, uygun bir


biçimde kontrol etme olanaklarının bulunmadığı tutkuların ve duyguların


etkisi altında oldukları kabul ediliyordu. Yani kadınlar merkezli-özneler


değil, merkezsiz-özneler durumundaydı. Bu nedenle tam birey değillerdi,


buna uygun olarak da, buyurucu erkeklerin hükmüne tabi ikinci-sınıf insan


idiler. İradesi Tanrının elinde olduğunu iddia eden erkek de bu kadından


farklı değildir.

Free download pdf