diyordu O...
Ama Fikret, korkacak adam mı idi?... İsyanın
en azgın gününde, mektebin demir kapısı
önüne çıktı, saplandı. İçeri girmesi, hiç
olmazsa bahçeye, parmaklıkların arkasına
çekilmesi için yalvardılar.
- «Sultaniyi yıkmak için önce beni yıkmak
lâzım» diyordu. O kadar...
Ama Fikret, açık adamdı, oyunsuz adamdı,
maskesiz adamdı. Tam düşmanlarının
tersine... Bu yumuşamaz karakterden, inanış
fedakârlığı isteyemezdiniz. Çekildi. Sonra
yine geldi, yine çekildi... Hem de arkasından,
altı yüz öğrenciyi sürükliyerek...
Galatasaraylılar:
- «O dönmedikçe biz de dönmeyiz»
diyorlardı.
Bunların arasında Veliaht Abdülmecit
Efendinin oğlu Şehzade Faruk Efendi bile
vardı!
182