Microsoft Word - PROF. DR. NÄ°YAZÄ° KAHVECÄ° FELSEFE MAKALELERÄ°.docx

(Arzum) #1

Metafizik devrede, doğadaki olayları açıklamak için Tanrı fikrinin yerini tabiat
kuvveti, cevher vs. gibi niteliği belli olmayan kuvvetler almaktadır. Bu dönemde
ruhlar ve doğanın eğilimleri gibi soyutlamalar, gerçek varlıklar olarak algılanır.


Comte’e göre, teolojik sıfatlarıyla belirginleşen bir toplum yapısı kaybolmakta ve
bilimsel nitelikleri ağır basan bir toplum tipi ortaya çıkmaktadır. Geçmiş
dönemlerin düşünce yapısı üzerinde din adamları ve teologlar egemen sınıfı
oluştururken, modern toplumda bilim adamları ön plana çıkmaktadır.


c- Pozitif Devre
Üç hal yasasının son devresini oluşturan dönem pozitif dönemdir. İnsanlığın
ulaştığı en son aşama olan bu dönemde bilim ve pozitif düşünce hakimdir.


Bütün toplumlar, bilginin birikmesi sonucu aynı aşamalardan geçerek sonunda
bilimsel düşüncenin karakterize ettiği pozitif devreye ulaşacaklardır.


Bu üç safha zorunlu olarak birbirini izler ve her birisi, bir önceki safhanın
hatalarını düzeltir.


HerbertSpencer (1820-1903)
Eseri: Sosyolojinin Prensipleri
Ona göre dini alanda ilkeller arasındaki çok farklı ruhlara ve kutsal güçlere
tapınmak demek olan animizmden, eski medeniyetler içinde bulunan politeist bir
aşamaya, oradan erken medeniyet dönemlerinde ekilen tohumlardan,
olgunlaşmış bir monoteizme doğru geçilmiştir.


Edward B. Tylor (1832-1917)
Eseri: İlkel Kültür (Primitive Culture)
Dinselfenomenlerin kaynağını “ilkellerin bilgisi”nde görür. Spiritüel varlığa inanma
olarak tanımlanan din, animizme dayanır. Aslında dinin kökeni, atalardan kalma
bir kült ve tapınmadır. Kaynağını, rüya ve ölümün psikolojik ve biyolojik
işleyişlerinin yeterince bilinmemesinden alır. Bu ata mirası aslında
muhafazakardır ve sosyal alandaki değişmeler karşısında direnir. Dinin bu
reaksiyoner ve ilerlemeleri frenleyici karakteri, toplumun gelişiminde ona
olumsuz bir rol biçilmesine neden olur. Ona göre uyku esnasında ruhun bedenden
geçici olarak ayrılışı, rüya olaylarını açıklamaktadır. Ölüm, gidilecek diğer bir yer
için ruhun bedenden daimi bir ayrılışıdır. Ölülerin ruhları veya canları, tıpkı
yaşayan insanlar gibi, memnun edilmelidir.


İnsanın ilk dini inançları, şahsiyeti olmayan güçlere değil, şahsiyeti olan ruhlara
yöneliktir. Bu ise totemizmdir. Ruh kavramının kaynağı animizmdir.


James Frazer (1854-1941)
Eseri: Büyü ve Din (Magic and Religion)


Antropolojik din sosyolojisi filozofudur. Gelişmiş her çeşit dinden önce bir sihir
(büyü) aşaması vardır. Bu sonradan gelen dini inançlar tarafından ortadan
kaldırılmaya çalışılmıştır ama tedrici bir şekilde üstü örtülmüştür. Çünkü bu dinler
de sihirsel düşünüşün icadı olan “ruh” kavramını kullanırlar. İlk dini objeler,
zorunlu olarak şahsiyeti olan yani kişileşmiş objeler değildir. İlk dini objelerin
temel özelliği güçleridir. Din politeist bir bakış açısından monoteist bir bakış
açısına doğru evrilmiştir. Bu dönüşümler, eğitimli veya okur-yazar, sınırlı bir sınıf

Free download pdf